1. BÖLÜM: Tarımın 2019'u nasıl başladı?
Kazdağları’nda bitkilerin ve suyun geleceğini tehdit eden maden projesi, ziraat mühendislerinin atama çağrıları, ıspanakta “zehirli ot” paniği, Tarım Şurası… İşte 2019’un ikinci yarısında tarıma dair yaşananlar.
Doğanın ve tarımın tekeri takvimleri dinlemeksizin dönmeye devam ediyor. Yepyeni bir yıla girmeye hazırlandığımız şu saatlerde de! Peki tarımın bu kadim döngüsünde geride bıraktığımız yıla neler düştü? tarlasera.com 2019’un ikinci yarısında Türkiye tarımının gündemini oluşturan önemli noktaları derledi.
Ziraat mühendislerinin sesi yankılandı
Cumhuriyet tarihinin 11’inci Kalkınma Planı bu yılın Temmuz ayında kabul edilirken, bunun en önemli parçalarından biri de daha önceki tüm kalkınma planlarında olduğu gibi tarım oldu. Sektöre dair 5 yıllık öngörülerin ve programların yer aldığı plan vesilesiyle tarlasera.com 1963 yılından bugüne tüm kalkınma planlarında ülke tarımında “yaşanan” ya da “yaşanamayan” dönüşümlerin izini sürdü.
Tarım Temmuz ayında sosyal medyanın da gündemindeydi. Kamuda istihdam edilmeyi bekleyen ziraat mühendislerinin başta Twitter olmak üzere pek çok mecrada seslerini duyurmaya çalıştığı bu süreç kamuoyunun hafızasına #TarımBakanlığıAtamaBekliyor etiketi ile kazındı.
Sosyal medya tarla domatesini uçurdu!
Kamuoyu nabzının artık önemli oranda sosyal medyada attığının tarım alanındaki bir diğer göstergesi de 2019 yılında yaşandı. Son dönemde sosyal medyada sıkça rastlanan “ev salçası” yapımına dair paylaşımlar, farkında olmadan salçalık domates pazarını yerinden oynatmayı başardı! Antalya halinde fiyatı alışılmadık bir şekilde sera domatesinin üzerine çıkan tarla domatesindeki sıçramaya ilk elden tanık olan halciler sosyal medyayı işaret etti.
Kazdağları vicdanın sesi oldu
Ağustos ayında ise ülkenin ana gündemi bu kez Kazdağları’ydı. Havası, suyu ve toprağıyla eşsiz nitelikler taşıyan bölgede on binlerce ağacın kesilmesine neden olan maden arama çalışmalarına karşı hızla gelişen duyarlılık, tüm Türkiye’nin gözlerini Kazdağları’na çevirdi. Ormanlık alanların yanı sıra bitkisel üretimi de tahrip edecek bu projenin akıbeti yıl biterken henüz netleşmiş değil.
Ispanak ve bilgi “zehirlenmesi”
Takvimlerde 2019 yılını işaret edecek bir diğer olay ise Kasım ayında ıspanakta yaşanan “zehirli ot” paniği oldu. İstanbul ve çevresinde ıspanaklara karışan zehirli otlar nedeniyle pek çok vatandaşın hastaneye kaldırılmasıyla başlayan panik, tarımda gıda güvenliği sorusunu yeniden gündeme getirdi. Ve söz konusu gıda güvenliği olduğunda pek çok olduğu gibi bilgi kirliliği de derhal devreye girdi! Bilgi kirliliğinin sonuçları ıspanak tüketimindeki ani düşüş ve üretici ile tedarikçilerin isyanı oldu.
Ekim “ilklerin” ayı oldu
Ekim ayında ise Türkiye tarımında iki adet “ilk” üst üste yaşandı. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarihinde ilk kez kuru incir alımı yapma kararı alırken, bir diğer sürpriz ise 2019 yılı prim desteklerinin açıklanmasıyla geldi. Buna göre dane zeytin ve organik gübre ilk kez prim destekleri kapsamına alındı.
Yılın sonuna gelirken tarım bir kez daha siyasi gündemin içine nüfuz etti. Bunun bir ayağı TBMM’nin Ekim ayındaki bütçe görüşmeleriyken, diğeri ise Kasım ayında gerçekleşen Tarım Şurası’ydı. Kabul edilen yeni bütçenin tarıma dair kayda değer başlıkları Su Kanunu, stok takip sistemi ve akıllı tarım oldu. 2002 yılından beri ilk kez düzenlenen Tarım Şurası’nın 60 maddelik Sonuç Bildirgesi ise aslında bu başlıkların somutlaştığı metin olarak kayda geçti.