Çanakkale-Kirazlı’da süren altın madeni projesi Kazdağları’nın sulama kaynaklarını, bitki örtüsünü ve ürün çeşitliliğini riske atıyor. Biz bu fotoğrafta bir altın görüyoruz, o da yeşil renkli!
Çanakkale’ye bağlı Kirazlı köyünde on binlerce ağacın kesilmesine neden olan madencilik faaliyetleri bölge tarımı için hayati değere sahip su kaynaklarını riske atıyor. Kazdağları ve çevresindeki su kalitesi, bitki örtüsü ve tarımsal ürün çeşitliliğini tehdit eden altın madeni çalışmalarına karşı hem bölge sakinleri ve STK’lardan, hem de Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan farklı açıklamalar geliyor.
Başta Kazdağları çevresi olmak üzere Çanakkale’de tarımsal sulama için en önemli kaynaklardan biri olan Atikhisar Barajı su toplama havzasına 10 km uzaklıktaki olduğu belirtilen altın madeni projesi için çalışmalar ilk olarak 2017 yılında başlatılmıştı. Madencilik faaliyetleri bölgede su kaynaklarının yalnızca tüketilmesine değil aynı zamanda atık metallerle kirlenmesine yol açacak olmasıyla tepkilere neden oldu.
Araştırma önergesi TBMM’de reddedildi
Altın madeni için bölgede şimdiden kesilen ağaçlar ise adeta bir doğa katliamını gözler önüne seriyor. 45 bin ağacın kesileceği belirtilen ÇED raporuna karşın bölgeden gelen haberler 200 bine yakın ağacın feda edildiği yönünde. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan bugün yapılan açıklamada ise kesilen ağaç sayısının 13 bin 400 olduğu belirtiliyor. Kazdağları’nda yaşanan ağaç kesimlerinin araştırılması için TBMM’de komisyon kurulması önerisi geçtiğimiz hafta reddedilmişti.
Su ve Vicdan nöbeti başlatıldı
Kazdağlarının su kaynakları ve bitki örtüsünün korunması için çağrıda bulunan bölge halkı, sivil toplum kuruluşları ve Çanakkale Belediyesi ise altın madeni projesine karşı “Su ve Vicdan Nöbeti” adı altında kampanya başlattı. Kirazlı’da başlatılan ve üreticilerin de dahil olduğu “Su Nöbeti”ne katılım artarken, kampanya kapsamında sosyal medyada #KazdağlarıHepimizin etiketi de yaygın şekilde kullanılıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan açıklama
Yaşanan tepkilere karşı bugün yayınlanan Tarım ve Orman Bakanlığı açıklamasında ise madencilik çalışmalarının sürdüğü Kirazlı Balaban Tepesi’nin Kazdağları’na 40 km uzaklıkta ve Atikhisar Barajı’nın kısa ve orta mesafeli koruma alanının dışında olduğu belirtildi. Açıklamayada madencilik faaliyetleri için gerekli suyun ise öncelikle yüzey akış sularından, ikincil olarak ise Altınzeybek göletinden temin edileceği söyleniyor.
En çok meyve bahçelerini besliyor
Atikhisar barajınının suyundan faydalanan ürünler arasında sulama alanı içindeki Saraycık, Sarıcaeli, Kepez, Karacaören ve Özbek’te bulunan meyve bahçeleri yüzde 40 ile ilk sırada geliyor. Bölgede yaygın olarak yapılan fasulye, ayçiçeği, yonca, domates ve mısır üretimi de su kaynaklarının karşı karşıya olduğu riski doğrudan hisseden ürünler arasında.