Bu yıl ana konusu iklim değişikliği olan Davos toplantılarında yerel tarım ürünlerine vurgu yapıldı. Organizasyonda uygulanan “muz yasağı”nın ise birden fazla anlamı bulunuyor.
Her Ocak ayında olduğu gibi Dünya Ekonomik Forumu (WEF) bu yıl da İsviçre’deki Davos kasabasında toplandı. 50. kez bir araya gelen 4 günlük forumun ana konusu ise küresel iklim değişikliğiydi. Sürdürülebilir bir iklim ve tarım için yerel ürünlere vurgu yapılan forumdaki “muz yasağı” gibi uygulamalar da bu doğrultuda karşılaşılan sürprizlerden biri oldu.
Organizasyonda kullanılan resmi araçların yüzde 90’ının hibrit ya da elektrikli taşıtlar olması bu uygulamalardan biriydi. Et ürünlerinin yer almadığı vegan menülerin servis edildiği organizasyon boyunca yalnızca yerel ürünler kullanılırken, hem İsviçre’nin hem de Avrupa’nın önemli bir kısmının ithalatçı konumda olduğu muz da tüm menülerden çıkarıldı.
Panama hastalığı kritik boyuta ulaştı
Bu karar forum kapsamında sözü edilmemiş olsa da dolaylı olarak bir konuya daha işaret etmiş oldu. O da muz bitkisinin dünya genelinde karşı karşıya olduğu kritik durum. Bunun nedeni, başta Orta Amerika olmak üzere pek çok ülkede muzda büyük kayıplara yol açan fusarium solgunluğu, ya da bilinen adıyla “Panama hastalığı”.
Muzun soyu tükeniyor mu?
Panama hastalığı dünya genelinde üretime ve ticarete konu olan muz türleri arasında açık arayla ilk sırada yer alan Cavendish muzlarında görülüyor. 2013 yılında Asya ve Afrika’da da geniş alanlarda etkili olmaya başlayan hastalığın Türkiye’de de görüldüğüne dair de şüpheler bir süredir mevcut. Uzmanlar hızla yayılan hastalığın gerekli önlemler alınmazsa meyvenin soyunu tüketecek kadar ciddi bir risk oluşturduğunu belirtiyor.
Bu arada, Davos toplantıları geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da protesto gösterilerine sahne oldu. Protestoların konusu ise tıpkı forumun kendisi gibi iklim değişikliğiydi. Çevre dernekleri ve sivil toplum kuruluşlarının düzenlediği eylemlerde WEF’te bir araya gelen uzman, ekonomist ve siyasetçilere iklim değişikliğine karşı mücadeleye öncelik vermeleri talep edildi.
Türkiye’de de iklim mücadelesinin sembolü olmalı
Türkiye’den de katılımcıların olduğu Davos’ya yerli tarım ürünleri ve muz üretimine dikkat çekilmesi Türkiye’de de muz üreticilerinin dikkatini çekti. Ülke içinde son birkaç yıldır giderek artan üretim alanlarıyla muzun belki de en ciddi atılımın yaşandığı meyve olduğu düşünülürse bu durum hiç de şaşırtıcı değil.
Muzun geleneksel Anamur-Antalya hattını aşarak Hatay’dan Manisa’ya kadar uzanan bir alana yayıldığını söyleyen Alanya Muz Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Şenli, Türkiye’de yapılan etkinliklerde de yerel ürünlere öncelik verilmesini ve iklim krizine dair çalışmalarda ürünün ön plana alınmasını öneriyor.
Yerli muz 2 yıl içinde yüzde 100’ü hedefliyor
Yerli muz üretiminin ülke ihtiyacının yüzde 70’ini karşılayacak seviyeye ulaştığını hatırlatan Şenli, “İki yıla kalmadan bu oranı yüzde 100’e çıkarıp yurt içindeki fiyat dalgalanmalarını ortadan kaldırmak istiyoruz. Bunun için Türkiye’de de yerli muz üretimi ve tüketimine ilişkin çalışmalar desteklenmeli” şeklinde konuşuyor.