Antalya ve Aydın başta olmak üzere toplam 23 bin hektar arazinin de devredildiği Varlık Fonu’nun, aynı zamanda Çaykur’un özelleştirilmesine de kapı araladığı belirtiliyor.
Ziraat Bankası ve Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) devredilmesine dair yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) tepkilere neden oluyor. Ziraat Bankası ve Çaykur'un yanı sıra Antalya, İzmir ve Aydın gibi tarımsal faaliyetin yoğun olduğu illerde Hazine’ye ait pek çok arazinin de aynı şekilde Varlık Fonu'na aktarılması tarım alanlarında turizm amaçlı yapılaşma tehdidini arttırıyor.
İşte Varlık Fonu’na aktarılan araziler
Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararına göre TVF’ye devredilen taşınmazlar arasında toplam 2,3 milyon metrekare arazi de bulunuyor. Aydın’ın Didim ve Kuşadası ilçelerinde 10 bin hektara yakın arazi Hazine’den çıkarılırken Antalya’da ise Aksu, Merkez, Kemer ve Manavgat ilçelerinden toplam 7 bin hektar alan TVF’nin eline geçti.
Hazine’den TVF’ye aktarılan arazilerin hem tarımsal üretimin hem de turizm yatırımlarının yoğun olduğu bölgelerde yer alması dikkat çekiyor. Listede İzmir’in Selçuk ve Menderes ilçelerinin yanı sıra Muğla-Bodrum’un da bulunması dikkat çekiyor.
En büyük ve en köklü banka bir günde devredildi!
Türkiye’nin en eski ve en büyük bankası olarak bilinen ve üreticilere kullandırdığı kredilerle tarımsal üretimde önemli payı olan Ziraat Bankası da TVF’ye devredilen şirketler arasında yer aldı. Ayrıca çay tarımının çatı kuruluşu olan ve uzun bir süredir özelleştirme tartışmalarına konu edilen Çaykur da aynı kaderi paylaştı.
Meclis denetiminden uzaklaştırılıyor
Bir kamu bankasının Varlık Fonu’na devredilmesi TBMM ve diğer denetimlerden kaçırılması demektir” yorumunu yapan CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, Çaykur ile ilgili olarak ise “Karadeniz insanının ekmeği, aşı olan böylesi bir milli değer yağmalanıyor” şeklinde tepki gösterdi.
Çaykur kâr amaçlı şirkete dönüştürülüyor
Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu ise yaptığı açıklamada, alınan kararın Çaykur’ın özelleştirilmesi anlamına geldiğini söyledi. Bekaroğlu, “Çaykur’un çay müstahsilini destekleyen bir devlet kuruluşu olmaktan çıkarılıyor, kâr amacıyla işletilen özel hukuka bağlı bir kuruluş haline getiriliyor” diyor.
Fabrikalar borç teminatı olarak gösterilebilecek
“Varlık Fonu içerden veya dışarıdan borç alırken Çaykur’un sadece gelirini değil bina, arsa, fabrika ve stoklarını da teminat olarak gösterebilecek” diyen Bekaroğlu, “Bu da bir süre sonra Çaykur’un bütünüyle alacaklı şirketlerin eline geçmesi demek” yorumunu yapıyor.