Koronavirüse karşı tarımın sürekliliği için üreticiler borç erteleme, vergi indirimi ve desteklerin arttırılması ve tarım odaklı bir ekonomi paketi için çağrı yapıyor.
Küresel salgın günlerinde dünya üzerindeki yaşama yukarıdan bakıldığında neler görünüyor? Caddelerin tenhalaştığı, meydanların sessizliğe gömüldüğü, pek çok iş yeri ve üretim tesisinin kapalı kaldığı bu alışılmadık sahne içinde tarımı ayırt etmek hiç de zor değil. Çünkü araziden tüketiciye kadar tüm tarımsal zincirde hareketlilik devam ediyor.
Ancak bu süreklilik ne kadar daha aynı tempoda devam edebilir? Bu, üretimin ve onun en önemli aktörü olan üreticinin gücünü arttırmaya bağlı. Yani tarımın en vazgeçilmez faaliyetlerden biri olduğunu hatırlamak yetmiyor, onu tüm zorlayıcı faktörlerden azade kılmak gerekiyor.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını Türkiye’de üreticilerin geçmişten gelen sorunlarını daha da görünür kılarken, mevcut durum yeni krizler de yaratmaya gebe. Kötü senaryoyu yaşamamak için ise acil ve gerektiğinde radikal önlemlere ihtiyaç var. Bunun için üretici örgütlerinin talep ve önerilerine kulak vermek gerekli.
Tarım merkezli bir paket gerekli
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), “tarımın öncelikli olduğu” bir ekonomik paket açıklanmasını talep ediyor. Üreticilerin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının faizsiz şekilde uzun vadeli ertelenmesi beklentiler arasında. Aynı şekilde elektrik, sulama ve sosyal güvenlik prim borçlarının da ertelenmesi talep ediliyor.
Gübre fiyatları denetlensin
Üre gübresinde fiyatların Ocak ayından beri yüzde 17,2 arttığına dikkat çeken TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar, “Gübre fiyatları bir an önce makul seviyelere çekilmeli ve denetimler arttırılmalı. Aksi takdirde üreticimiz yeterince gübre kullanamayacak ve üretimde verim ve kalite kayıpları yaşanacak” uyarısını yapıyor.
En az 1 yıl borç erteleme
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) ise üreticilerin banka ve kooperatif borçlarının “en az 1 yıl” süreyle ertelenmesini savunuyor. Enerji borçlarının destek ödemelerinden mahsup edilmesine de son verilmesi gerektiğini söyleyen TZD Başkanı Hüseyin Demirtaş, ayrıca tarımsal girdilerden alınan KDV ve ÖTV gibi verilerin kaldırılması ya da düşürülmesini öneriyor.
Desteklerin yarısı avans olarak ödenmeli
2020 yılı desteklerinin yarısının üreticiye avans şeklinde nakit olarak ödenmesi, başta mazot olmak üzere girdiler üzerindeki vergilerin kalıcı olarak azaltılması ve üretici desteklerinin 2006 yılında kabul edilen Tarım Yasası kapsamında milli gelirin yüzde 1’i seviyesine yükseltilmesi TZD’nin dile getirdiği talepler arasında.
Taban fiyat uygulamasına geçilsin
Çiftçiler Sendikası’ndan (Çiftçi-Sen) yapılan açıklamada ise 21 ilde yüzde 75 hibe desteğiyle başlatılan üretimin tüm bölgelere yayılması gerektiği belirtiliyor. “Destekler tohumla sınırlı olmamalı, girdi desteği ve üretim için maddi destek sağlanmalı” diyen Çiftçi-Sen, ürünlerin üreticiden değerlerinin altında alınmayacağının güvencesi olarak “taban fiyat” uygulamasına geçilmesi öneriliyor.