Son bir haftadır Marmara bölgesinde üst üste yangın felaketi yaşanıyor. Ormanlık alanlarda çıkan yangınların her biri başta zeytinlikler olmak üzere tarım alanlarına da zarar veriyor.
Marmara bölgesi son günlerde farklı noktalarda çıkan ve geniş alanlarda etkili olan yangın afetleriyle karşı karşıya. Bursa, Çanakkale ve Balıkesir’in ormanlık alanlarında yaşanan yangınlar aynı zamanda bölgenin gizli zeytin hazinelerini de alevlerin ortasında bırakıyor.
İlk olarak geçtiğimiz hafta Bursa’nın farklı ilçelerinde çıkan yangınların ardından Cumartesi günü de Eceabat’ta ormanlık alanlar alevlerle karşı karşıya kaldı. Pazartesi günü ise Marmara adasında yaşanan yangınlarla birlikte toplam 200 hektardan fazla alanda bitki örtüsü ve ürün deseni tahrip olmuş durumda.
Bağ ve zeytinlikler yok oldu
Bursa’nın Orhaneli, İznik ve Yenişehir ilçelerinde makilik alan ve meyve bahçelerinin bulunduğu bölgelerde başlayan yangınlarda 50 hektardan geniş bir alan alevlerin etkisinde kaldı. Üzüm bağları ve zeytin bahçelerini de yok eden yangınların neredeyse eş zamanlı olarak başlaması sabotaj ihtimallerini de gündeme getirdi.
Çanakkale’nin Gelibolu yarımadasında bulunan Eceabat ilçesinde ormanlık alanda başlayan yangının akıbeti de benzer oldu. En az 100 hektarlık bir alanı etkileyen yangın 15,5 saat içinde kontrol altına alınabilirken, bölgede binlerce zeytin ağacının da yandığı bildiriliyor.
80 hektar alan artık yeşil değil
Marmara denizinin en büyük adası olan Balıkesir’e bağlı Marmara adasında ihmal sonucu çıktığı iddia edilen yangın da yine can acıtıcı kayıplara neden oldu. Mermer ocaklarının yanı sıra doğal bitki örtüsüyle de özel bir dokuya sahip adanın en yeşil bölgelerinden olan Mestanağa ve Çınarlı bölgelerini alevlere boğan yangın 80 hektar alanı etkiledi.
Geçim kaynakları alev altında kaldı
Adanın tarımsal ürün ihtiyacını gideren bu köylerde sebze bahçelerinin yanı sıra çok sayıda zeytinlik alanı da yok eden alevler dün itibariyle kontrol altına alındı. Ancak üreticiler ciddi kayıplarla karşı karşıya. Marmaralı zeytin üreticilerinden Eylül İşsever, “Geçim kaynağımız olan zeytinliğimiz, dedelerimizin babaannelerimizin emekleri yandı” diye konuşuyor.
Denizin ortasında bir zeytin hazinesi
Geleneksel olarak bağcılık ve şarapçılıkla özdeş olan Marmara adası aynı zamanda ceviz arazileri de geniş bir yer tutuyor. Mermer madenciliğinin gelişmesiyle tarımsal faaliyetin geçmiş yıllara göre çok daha geri planda kaldığı adada halen çoğu sofralık zeytin üretimi yapılan yaklaşık bin hektar genişliğinde zeytin arazileri bulunuyor.