Topraktaki azot kaybı yalnızca bitki gelişimini değil, dolaylı olarak toprak ve halk sağlığını da olumsuz etkiliyor. Bu durumda devreye azot inhibitörlü gübreler giriyor.
Azot bitki beslemenin vazgeçilmezi. Ancak aşırı yağış ve sulama gibi etkenlerle toprakta nitrata dönüşen azotu bitkinin kök bölgesinden uzaklaşarak yıkanıp kaybolabiliyor. Kuraklık nedeniyle yaşanan buharlaşma kaybı daha da hızlandırıyor.
Üreticilerin karşı karşıya kaldığı bu kadim sorun, akıllı gübre teknolojilerinin gelişiminin odak noktalarından biri oldu. Ve modern bitki besleme çözümü azot inhibitörlü gübrelerde buldu! Kontrollü ve yavaş salınımlı gübrelerin yanı sıra azot inhibitörlü gübrelerde de kullanılan teknolojiler ilerledikçe çeşitleri artıyor.
Her bitkiye ihtiyacı kadar
Yazın sıcaklık ve neme bağlı olarak neredeyse 1 haftada nitrata dönüşen ve buharlaşan azot kaybını önlemek için nitrifikasyon inhibitörlü ve üreaz inhibitörlü gübreler devreye giriyor. Uzun vadede çözünen bu inhibitörler sayesinde azot toprağa çok daha yavaş şekilde salınıyor. Bu sayede bitki yalnızca ihtiyacı kadar ve zamana yayılmış şekilde azot kullanıyor.
Türkiye’de hangi ürünlerde kullanılıyor?
Türkiye’nin 150 bin tonluk özel gübre pazarında kontrollü ve yavaş salınımlı gübrelerin payı henüz yüzde 2 düzeyinde olsa da azot inhibitörlü gübrelerin kullanımı oldukça yaygın. Kullanımı her geçen yıl yaygınlaşan inhibitörlü gübrelerin bugün Türkiye’de meyve, sebze, bağ ve tüm tarla bitkilerinde kullanıldığını görmek mümkün. GAP bölgesinde ağırlıklı olarak tarla bitkilerinde tercih edilen bu ürünler Çukurova’da ise turunçgiller, sebze ve meyve üretiminde ön plana çıkıyor.
Aynı şekilde Antalya bölgesinde özellikle meyve, Ege’de meyve ve bağcılık, İç Anadolu’da tarla bitkileri ve meyve, Marmara’da ise meyve ve sebze alanlarında inhibötürlü gübre kullanımına sıkça rastlamak mümkün. Trakya bölgesinde çeltik alanlarında, Karadeniz’de ise fındık ve sebze üretimi yapılan araziler de bu kervana katılmış durumda.
Geleneksel yöntemlerin miadı doluyor
Hektaş Bitki Besleme Satış Temsilcisi Tümay Çincaner, gelecek yıllarda inhibitörlü gübrelerin pazarda daha geniş bir yer kaplayacağını söylüyor. Bunun en önemli nedeni, yanlış zamanda ve yüksek dozlarda kullanılan klasik gübreler nedeniyle topraktaki pH değerinin hızla yükselmesi ve buna bağlı olarak mikroorganizma faaliyetlerinin gün geçtikçe düşmesi.
Halk sağlığına da etkiliyor
Ayrıca taban suyuna karışan nitrattan dolayı hem sulama suyu hem de içme sularının kalitesinin düştüğünü vurgulayan Çinçaner, “Halk sağlığını olumsuz etkileyen bu durum, öte yandan yetiştirilen ürünlerin ihracatında da sıkıntı yaşatacak seviyede nitrat kalıntısına neden oluyor. Bu yüzden bu tip teknolojik ürünlerin pazarda büyümemesi için hiçbir bulunmuyor” diye konuşuyor.