Kurak arazi kiraz cennetine dönüştü

Tarıma elverişli olmayan bir arazide verimli ürünler yetiştirmek artık hayal değil. Aydın’ın Söke ilçesinde bir üreticinin kurak arazide 3 milyon liralık gelir getiren kiraz bahçeleri inşa etmiş olmasının ardında, arazi kullanımının ve doğal kaynakların planlı kullanımı yatıyor. İstanbullu ihracatçı Salih Öztunaoğlu 2005 yılında satın aldığı, yolu ve suyu olmayan 500 dönümlük arazi bugün Türkiye’ye yılda toplam 3 milyon TL gelir sağlayan bir kiraz cennetine dönüşmüş durumda. Aydın’ın Söke ilçesine 7 km uzaklıktaki arazinin kendisi buraya gelene kadar tarımsal açıdan hiç kullanılmadığını belirten Öztunaoğlu, 10 senelik bu çabasını şu sözlerle anlatıyor; “Yol yoktu, elektrik yoktu ve su yoktu. Bu arazinin kiraz tarımı için karar verdiğimizde ilk aşamada zemini hazırlamak için araziden 1000 kamyon taş topladık. Su ihtiyacı da aynı zorluklarla yaşandı. Şu an bahçenin günlük su ihtiyacı, 2 bin tondur. Fidanlar da ihracata uygun sertifikalı türlerden. Bunları yaparken uzman kişilerle görüştük. İlçe tarımdaki yetkilerinden bilgiler aldık. Dikilen kirazlar dört yılından itibaren ürün vermeye başladı. Her yıl ağaçlar geliştikçe verim de arttı. 500 dönüm arazi üzerinde 32 bin dikili kiraz ağacımız mevcut. Bu yıl da kiraz ağaçlarından 500 ton kiraz elde etmeyi hedefliyoruz. Ürünün kalibrasyonu yapıldıktan sonra hemen hemen tamamı ihracata gidiyor. Kirazın iki ana türü var. Biri ziraat 900, diğeri ise halk arasında napolyon olarak bilinen rejina adını verdiğimiz kiraz. Günlük 300 ila 400 arasında işçi, kirazı topluyor. Böylelikle yüzlerce insana da bir iş imkanı sağlamış oluyoruz.” Bugün ürünlerini Almanya, İngiltere, Kuzey Avrupa ülkeleri ve Rusya pazarına ihraç ettiklerini söyleyen Öztunaoğlu bu girişimiyle kurak arazilerin doğru değerlendirildikleri takdirde nelere gebe olduğunu kanıtlayan, motive edici bir örnek.