Tarımı bekleyen kuraklık tehlikesine karşı doğru tarımsal uygulamaları yaygınlaştırmak için İzmir’de Bilinçli Tarım Enstitüsü kurulacak.
Küresel iklim değişikliğinin getirisi olan sorunlara karşı yakın geleceğe doğru şekilde hazırlanmak insanlığın şu anda önünde duran en acil görev. Bu görevden uluslararası birliklerden tek tek bireylere değin herkese pay düşüyor. Sektör anlamında ise belki de en önemli sorunluluk tarım ve gıda alanına düşüyor.
Bitkisel üretimi bekleyen su krizi ve kuraklık tehlikesine karşı tarımın en büyük mücadele aracı ise bilgi ve teknoloji. Ancak bunun için hem bilgiyi yayabilmek hem de teknolojiyi doğru yönde kullanabilmek gerekli. İzmir’de hayata geçmeye hazırlanan “Bilinçli Tarım Enstitüsü” işte tam da bu ihtiyacı karşılamayı hedefliyor.
İklim krizine karşı eğitim merkezi olacak
Enstitü projesi, Avrupa Birliği’nin Horizon 2020 programı çerçevesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan “Doğa Esaslı Çözümler” projesinin en önemli parçasını oluşturuyor. 2,3 milyon Euro tutarında bir hibeyle başlatılan projenin ilk hedefi iklim krizi konusunda kamuoyunu bilgilendirmek.
Aynı kapsamda kurulması tasarlanan “Sasalı İklime Duyarlı Tarım Eğitim ve Araştırma Enstitüsü” için ise ihale süreci 16 firmanın katılımıyla başladı. İzmir Doğal Yaşam Parkı’nın doğu bölümünde 15 bin metrekarelik bir alanda inşa edilecek enstitünün 9 ay sürecek inşasına ihale değerlendirme sürecinin tamamlanmasından sonra başlanacak.
Topraksız ve dikey tarım uygulanacak
Enstitüde eğitim salonu, laboratuar ve kütüphanenin yanı sıra 3 adet uygulama serası da yer alacak. İklim değişikliğinin etkilerine dair farkındalık sağlanmasını amaçlayan programlarda kuraklığa karşı alınması gereken önlemlerle birlikte topraksız tarım ve dikey tarım teknikleri da anlatılacak. Enstitünün en ilgi çekici yeri ise BiyoBulvar. Doğa esaslı çözümlerin uygulamalı olarak anlatılacağı bu “eğitim yolu”nda tarımsal su yönetimi için örnek modeller yer alacak.