Artvin-Cerattepe’nin madencilik faaliyetlerine açılmasına karşı yapılan itiraz reddedildi ve Danıştay ilgili ÇED Olumlu raporunu onayladı.
Türkiye’nin en büyük çevre davası olarak kabul edilen Artvin-Cerattepe’de alınan son karar madencilik faaliyetlerinin önünü açılması yönünde atıldı. Sahip olduğu doğal yaşam ve bitki örtüsü ile dünyanın sayılı ormanlık alanlarından biri olan Kafkasör yaylasında “madencilik yapılabilir” kararı Danıştay tarafından onaylandı.
“Bitkiler farklı bölgeye taşınabilir” denildi
Bölgede madencilik projelerinin toplam 3 bin 314 adet ağacın kesilmesine yol açacağı yönündeki itirazı değerlendiren bilirkişi heyeti raporunda, “Maden sahasında kalan endemik siklamen bitkisi toplanarak yakınlardaki aynı ekolojik koşullara sahip alanlara taşınabilir” ifadeleri yer aldı.
Cerattepe için 751 kişi ve 61 avukatın dahil olduğu davanın açılmasını sağlayan Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, “Bu kadar gerekçesiz bir karar beklemiyorduk. Gelecek kuşaklara bırakacağımız yaşam alanlarını korumalıyız ve mücadelemizi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
Biyoçeşitlilik kaybedilecek
Davacılar arasında yer alan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç ise, “Artvin’de maden ile halkın yaşam alanını, temiz su hakkını, biyolojik çeşitliliği, bir daha asla geri kazanamayacağımız bitki türlerini kaybedeceğiz” derken, bölgede madencilik yerine ormanları, biyolojik çeşitliliği, toprağı ve suyu koruyacak uygulamaların geliştirilmesi gerektiği dile getiriyor.
25 yıllık hukuk mücadelesi
Cerattepe’de ilk olarak 1992 yılında gündeme gelen maden projelerine karşı uzun yıllar hukuki mücadele yürütülmüş, son olarak geçtiğimiz yıl ilgili maden şirketinin girişimlerine bölgede karşı çevrenin ve doğal yaşamın korunması adına ciddi bir tepki oluşmuştu.