Dosya konusu sanayi domatesi olan tarlasera Mart sayısı, tarımsal ürünlerde araziden sofraya gelene kadar oluşan fiyat farkı sorununa da farklı bir bakış açısı getiriyor.
Türkiye tarımı söz konusu olduğunda neredeyse herkesin dilinde olan tek bir tartışmadan söz edilebilir. Tarla veya seradaki ile sofradaki ürün arasında neden bu kadar belirgin fiyat farkı var? Üreticiden tüketiciye, toplumun en geniş kesimini ilgilendirdiği düşünülürse bu soru şaşırtıcı değil. Bu tartışmada kimsenin görüş bildirmekten geri durmamasının bir nedeni ise belki de o bilindik cevabın basitliği: Çünkü çok fazla “aracı” var!
Peki sorunun kendisi de cevabı da bu kadar kolay tanımlanıyorsa neden çözüme ulaşmak bu denli zor? Sorunun kaynağını tarımsal üretim zincirinde arayacaksak -ki elbette böyle olacak- o halde bu zincirin karmaşık yapısını göz önüne almak gerek. Bu da tek bir cevabı ya da yüzeysel bir tasviri yetersiz kılıyor. tarlasera Mart sayısında tarımın deyim yerindeyse en “beylik” tartışması olan fiyat sorununa çok yönlü bir bakış açısı getiriyor.
Nitratlı gübre kararlarını uzmanlar yorumluyor
Nitratlı gübrelerin ani bir kararla yasaklanmasından bu yana bir yıl geçti. Geride kalan süre boyunca konu da gündemden düşmedi. Öyle ki, tarlasera.com’un anketinde nitratlı gübre yasakları 2016 yılının en önemli tarım olayları arasında ikinci sırada yer aldı.
Şubat ayında ise yeni döneme dair kararlar açıklandı. Amonyum nitrat tamamen yasaklanırken CAN gübrelerine ise e-reçete ve “arazide denetimli uygulama” zorunluluğu getirildi. Daha önce denenmemiş bu uygulamaların çözüm getirip getirmeyeceği henüz belirsiz. tarlasera bitki besleme sektörü temsilcileri ve bayilere yeni uygulamalara dair görüşlerini sordu ve ilgi çekici cevaplar aldı.
Arazide doğal afetler ve drenaj sistemi
Bu kış ülke genelinde o kadar soğuk geçti ki, İzmirliler bile yıllar sonra ilk defa karın keyfini doyasıya yaşama fırsatı elde etti. Ancak soğuklarla gelen tüm bu yağışlar ve kar, Mersinli üreticiler için o kadar keyifli günlere sebep olmadı. Seraları sular altında kalan üreticiler, ürünlerini kurtarmak için sandallarla hareket etmek durumunda kaldı. Ortaya çıkan zarar ise milyon TL’lerle ölçülüyor. Tarla ve seraları kaplayan fazladan suyu atmak içinse akla gelen ilk yöntemlerden biri drenaj sistemi. tarlasera bu ay Mersinli üreticilerle görüşüp sorunlarını dinledi ve drenaj sistemi gibi çözümleri masaya yatırdı.
Kamil Yılmaz tarlasera'ya konuk oldu
tarlasera’ın bu ayki Röportaj konuğu Türkiye Tohumcular Birliği’nin (TÜRKTOB) yeni Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Yılmaz. “Tarımla ilgili soru işaretlerini ve finansal belirsizlikleri azaltıp toplum nezdinde prestijli ve kazançlı bir iş haline getirebilirsek yeni nesillerin tarıma ilgisi artacak” diyen Yılmaz’la yaptığımız söyleşiyi keyifle okuyacağınızı umuyoruz.
Patlıcanda aşılı fidenin avantajları, sulama vasıtasıyla pestisit uygulamayı mümkün kılan kemigasyon sistemleri, en yeni ürünlerden naşi meyvesi de tarlasera Detay sayfalarında inceleniyor.
Bir başarı öyküsü: Pamukta çift sıra ekim
Elbette Türkiye tarımı yalnızca kronik sorunlardan ibaret değil. Biraz dikkat ve duyarlılıkla kıyıda köşede kalmış pek çok başarı öyküsü yakalamak da mümkün. Sökeli pamuk üreticisi Cengiz Akgün de bu öykülerden birine imza attı. Türkiye’de ilk kez pamukta çift sıra ekimi deneyen Akgün, verimde gayet güzel sonuçlar elde etti. tarlasera bu ilham verici öyküyü ilk elden, Akgün’den dinleyerek okuyucularıyla paylaşıyor.
ABD’li şair Henry Wadsworth Longfellow’un da dediği gibi: “Üstelemek başarının temel unsurudur. Kapıyı yeterince uzun süre ve yüksek sesle çalarsanız, birilerini uyandıracağınızdan emin olabilirsiniz.”
tarlasera'ya nasıl ulaşabilirim?
tarlasera'ya abone olmak çok kolay! Bunun için Abonelik sayfamızı ziyaret etmeniz ve yalnızca birkaç dakika süren abonelik işlemlerini gerçekleştirmeniz yeterli. Geriye ise kargo ücreti ödemeden derginizi her ay masanızda görmek ve tarlasera keyfini tüm bir yıla yaymak kalıyor!
Keyifli okumalar dileriz!