Tarım Dergisi tarlasera
tarlasera SATIN AL
Kapat

Bu yılın kumarı fasulye

Hepimizin malumu; Orta Doğu savaş halinde. Ukrayna’nın durumu Rusya bölgesinin tarımsal üretimini ciddi biçimde etkilemiş durumda. Uzak Doğu pazarı farklı tat olarak tüketilen gıdalara ilgiyi her geçen gün artırıyor. Birçok bölgede yaşanan don felaketi üretimi ciddi biçimde düşürmüş durumda. Üzerine bölgesel kuraklık, başta hububat olmak üzere birçok ürünü verim yönünden etkiledi. Bu akıl almaz üst üstelik tarımsal ürünlerin değerine gün geçtikçe değer katıyor. Öyle bir sezon geçiriyoruz ki; her gün yeni bir hastalık, yeni bir zararlı ile tanışıyoruz. Az olan bahar yağışları nedeniyle kuruya ekim, özellikle erkenci bölgelerde verimin düşmesine, farklı hastalıkların görülmesine neden olmuş durumda. Tarlanın başından ayrılmamak gerek Üretebilenin, uygun değerlerde verim hedefine ulaşabilenin mutlak kazanacağı bir üretim sezonu geçiriyoruz. Öyle ki üretici fazla verim alabilmek için daha hassas olmalı. Tarlasının başından müzmin sebepler haricinde ayrılmamalı. Ürettiği ürünü depolayabilmeyi planlamalı ve mahsulünü sabırla risk almadan satmalı. Birçok sektörde yaşanan nakit sıkıntısı gıda sektöründe kısmen azalmış durumda. Soğuk savaş dönemini artık konuşmayan dünya, gıda yatırımı yapma konusunda da hızlanıyor. Özellikle ekonomik anlamda zayıf ülkeler kuru bakliyat depolamayı devlet meselesi haline getirdi. Buna bütçe ayıran ve uygun depoları konumlandıran birçok Orta Doğu ülkesi Türkiye’nin üretimine göz dikiyor. Fasulye ihraç edilmeli Bu sene rekor rekolte beklediğimiz fasulye, sadece Türkiye için değil birçok ikinci sınıf Avrupa ülkesini ve Orta Doğu ülkelerini beslenme yönünden kurtaracak. Eğer Bakanlığımız doğru verim tahmini ile hedef pazarlara ulaşma konusunda etkili siyasi çalışmalar yaparsa, ne kadar üzücü olsa da dünyanın içinde bulunduğu mevcut kaos ortamına rağmen Türkiyeli üreticiler bu olumsuz süreçte en çok kazanan üreticiler olacak. Sektörümüzün en büyük sıkıntısı tarımsal ürünlerin pazarlanması. Bugün halen etkin bir devlet politikası geliştiremediğimiz bu konuya eğilmenin tam zamanı. Kontrollü ekim alanı planlaması olmayan Türkiye’de fasulye ekimi çılgınlık derecesinde artıyor. Bugün İç Anadolu bölgesinin her ilinde, Karadeniz ve Marmara’nın iç bölgelerinde, Doğu Anadolu’nun uygun birçok tarlasında, hatta Çukurova bölgesinde bile kuru fasulye ekimi yapılmış durumda. Türkiye, en kolay depolanabilir ürünlerden olan kuru fasulyeyi mutlak suretle ihraç etmeli! Güçlü bir üretim sezonu olabilir Bu sene tarımın oynadığı en büyük kumar fasulye! Ülkemizin depodaki ürün bakımından rezervini bilmiyorum ama mevcut üretimin ülkemizin ihtiyacını katlayacağına eminim. Fasulyenin sezonu nasıl sonuçlandıracağını da tahmin ediyorum. Ekimin bu kadar artmış olması beni korkutmuyor. Özellikle IŞİD olayları yüzünden Irak, Suriye, Mısır, Pakistan, Libya ve Ürdün’de üretimler düşüyor. Üretim açıkları ortaya çıktıktan sonra alım yapacak olan bu ülkeler İran ve Türkiye’den başka fazla seçeneğe sahip değiller. Türkiye’nin kısa sürede bu ürünleri hangi kapıdan nasıl ihraç edeceğini planlaması gerekiyor. Kısaca alım yapma ihtimali olan ülkeler ile temaslarda bulunması gerek. Eğer düşük rekolteye rağmen iyi olan hububat fiyatlarına, bakliyat grubu da dahil olursa Türkiye üreticisi altın bir sezon geçirebilir. Bu durumda piyasalara ciddi bir nakit girdisi ve çok daha güçlü bir üretim sezonu yaratılabilir. Gıda krizine karşı Bu kaos ortamında enerji, silah ve toprak fazlalığı kadar önemli olan konu tarımsal üretimdir. Dante’nin yüzyıllar önce işaret ettiği nüfus artışı ve buna bağlı olarak patlayacak gıda-su savaşları ne yazık ki başladı. Suyu ve ekmeği olan toplumlar birlikteliklerini güçlendirip bu savaşlardan galip olarak çıkacak… Son olarak Türkiye’nin nasıl bir tarım ülkesi olduğunu vurgulamak için bir anımı paylaşmak istiyorum. Bundan 7 yıl önce, İsrailli bir agronomist ile Nusaybin’de hakim bir tepeye tırmanmıştık. “360 derece dön ve gözünün alabildiği bir daire çiz. Harran demiyorum, Kızıltepe demiyorum, bana bu daireyi ver ve Avrupa’yı 100 yıl besleyeyim” demişti. İç içe geçmiş ve gittikçe daralan 9 sarmal dairenin içinde acı çeken insanların gıdasızlık ve susuzluktan feryat etmemesi için tarımsal ürünleri pazarlama politikamızın gelişmesi dileklerimle… Kıvanç ALIŞ                                                                                                                               Ziraat Mühendisi

Sayfa ilk kez okundu.

En çok okunan makaleler

Yorumlar
    Bu yazı için henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.
Yorum Yaz

Yorumunuz Gönderildi