16.10.2014 09:09:55
Nüfus artışı biyolojik kapasiteyi azalttı
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) 2014 Yaşayan Gezegen Raporu yayınlandı. Rapora göre, 1961-2010 yılları arasında teknolojik gelişmelerle birlikte hektar başına düşen verimlilik arttı. Ancak dünya nüfusundaki yaklaşık iki kat artış nedeniyle, kişi başına düşen biyolojik kapasitede yarıya yakın azalma oldu.
Londra Zooloji Derneği ve Küresel Ayak İzi Ağı iş birliğiyle iki yılda bir hazırlanan ve 3 binden fazla türe ait 10 binden fazla popülasyonu inceleyen Yaşayan Gezegen Raporu'na göre; biyolojik çeşitlilikte bugüne kadarki en büyük düşüş yaşanıyor. Raporda, 40 yılı aşkın süreden beri insanın doğal kaynaklara yönelik talebinin, dünyanın yerine koyabileceği miktarın üzerinde bulunduğu belirtiliyor. Ekolojik kaynaklardan bugünkü düzeyde yararlanabilmek içinse, dünyanın kendini yenileme kapasitesinin 1,5 katına ihtiyaç duyduğu bildiriliyor. Ağaçları olgunlaşmadan kesmenin, üreyenden daha fazla balık tüketmenin, atmosfere, ormanlar ve okyanusların tutabileceğinden daha fazla karbon salmanın, doğal kaynak stoklarının azalması, atmosferdeki karbon yoğunluğunun artması ve dönüştürülemeyen atıkların birikmesi gibi olumsuz sonuçları bulunuyor.
2014 Raporundaki verilere göre, teknoloji, tarımsal girdi ve sulama alanlarında kaydedilen gelişmeler, başta tarım alanları olmak üzere, hektar başına verimliliğin yükselmesini sağladı. 1961-2010 arasında, dünyanın biyolojik kapasitesini 9,9'dan 12 milyar kha'ya (küresel hektar) çıkardı. Aynı dönemde, dünyadaki insan nüfusunun 3,1 milyardan yaklaşık 7 milyara yükselmesi ise kişi başına düşen biyolojik kapasitenin 3,2'den 1,7 kha'ya düşmesine neden oldu.
Bununla birlikte kişi başına düşen, tüketilen doğal kaynakların yeniden üretimi, oluşan atıkların geri kazanımı için ne kadar kara ve su sahasına ihtiyaç duyulduğunu ortaya koyan bilimsel ölçü olan "Ekolojik Ayak İzi", 2,5'ten 2,7 kha'ya yükseldi. Biyolojik kapasite küresel olarak artmış olsa da dolaşımda olan miktar daha az gerçekleşti.
Verilere göre, dünya nüfusunun 2050'de 9,6 milyara, 2100'de ise 11 milyara ulaşacağı ve kişi başına düşecek biyolojik kapasite miktarının daha da azalacağı tahmin ediliyor. Ayrıca toprak bozulması, tatlı su kıtlığı ve yükselen enerji maliyetleri karşısında biyolojik kapasitenin artışını sürdürmesinin zorlaşması bekleniyor.
|