Sheffield Üniversitesi'nin araştırmasına göre çeltiğin genetiğinde bulunan stoma sayısını azaltmak ürünleri tuzlu suya karşı daha toleranslı hâle getiriyor. Böylelikle dünyanın bazı bölgelerinde artan deniz suyu seviyesi karşısında çeltik tarlalarının zarar görmemesi hedefleniyor.
Dünya nüfusunun yaklaşık yarıdan fazlasının besin kaynağı olan çeltik, gıda zincirinin en önemli halkası olarak kabul ediliyor. Açıklanan verilere göre 2021-2022 sezonunda dünyada yaklaşık 762 milyon ton çeltik üretildiği biliniyor. Çin 212 milyon tonla ilk sırada, Hindistan ise 184 milyon tonla ikinci sırada bulunuyor. Aynı zamanda yine veriler incelendiğinde 2021-2022 sezonunda küresel çeltik arzı yüzde 2,4 artarak 735,4 milyon tona ulaşmış durumda. Hâl böyle olunca iklim krizi ve hastalık direncinin çeltik üretimini etkilememesi adına ıslah çalışmalarının ardı arkası kesilmiyor.
Bu noktada çalışmalar yürüten Sheffield Üniversitesi milyarlarca kişiyi besleyebilecek çeltik çeşitleri üzerine projeler hazırlıyor. Yapılan çalışmalarla çeltik üretiminin daha ileriye taşınması amaçlanıyor.
İklim değişikliğinin etkisi en aza indiriliyor
İklim değişikliğinin bir sonucu olarak deniz seviyeleri yükseldikçe, dünya çapında giderek daha fazla yer deniz suyuyla mücadele ediyor. Çünkü denizden gelen tuzlu su iç kesimlere doğru akıyor ve artan tuzlulukla baş edemeyen çeltik tarlalarını yok ediyor. Yaptıkları ıslah çalışmalarıyla adından sıkça söz ettiren Sheffield Üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırma, daha iyi tuz toleransına sahip çeltik çeşitleri geliştiriyor. Bununla birlikte, Sheffield Üniversitesi Sürdürülebilir Gıda Enstitüsü tarafından elde edilen bulgular, bitkide stoma sayısını azaltarak tuza daha dayanıklı hâle getirildiğini ortaya koyuyor. Bu sayede iklim krizinin etkisinin en aza indirilmesi planlanıyor.