Trakya’daki ayçiçeği tarlalarını esir alan çayır tırtılı, yarattığı tahribatla herkesin gündeminde. Süreç kontrol altına alınsa da uzmanlara göre bazı bölgeler için tehlike devam ediyor. Bu yüzden konukçu listesi epey kabarık olan çayır tırtılını yakından tanımak gerekiyor.
Bir süredir Trakya’daki ayçiçeği tarlalarını deyim yerindeyse esir alan çayır tırtılı, yaşattığı kayıplar nedeniyle ayçiçeği üreticilerini oldukça endişelendiriyor. Türkiye’nin ayçiçeğinde net bir şekilde dışa bağımlı olması da bu durumun ulusal medyada daha yer almasına neden oluyor. Hatta TBMM’nin bile gündemi şu sıralar çayır tırtılı. Yapılan açıklamalarda drone ile yapılan zirai ilaçlamalar sayesinde zararlının kontrol altına alındığı açıklansa da bazı uzmanlara göre farklı bölgeler için tehlike devam ediyor. Bu sebeple de zararlının yakından tanınması önem taşıyor.
Literatürde Loxostege sticticalis olarak adlandırılan çayır tırtılı, 22-29 mm kanat açıklığına sahip, Crambidae familyasından bir güve türü. İlk olarak 1761 yılında Carl Linnaeus tarafından tanımlanan bu zararlı, Avrupa’da hemen hemen her yerde bulunabiliyor ve Palearktik ve Nearktik bölgelerde görülebiliyor.
Sarımsı bant ayırt edici özelliği
Sarımsı-kahverengi zemin rengine sahip, açık ve koyu lekelerden oluşan ön kanatlar, bazen orta alanlarında bulunan iki koyu nokta ile göze çarpıyor. Kanadın genel renginin aksine, dış kenarları boyunca görülen dalgalı ince sarımsı bant, açık ve koyu lekeler arasında belirgin bir değişkenlik gösteriyor. Ayçiçeği çayır tırtılının sahip olduğu kanatlar, neredeyse tek bir tip renkte görülürken, bulunan ince sarımsı bant iyi bir ayırt edici özellik olarak biliniyor. Ön kanatlar gibi sarımsı-kahverenginde bulunan arka kanatlar ise kenarlara doğru daha koyu gölgelere sahip oluyor.
Gelişme süreleri değişebiliyor
Yaprakların alt kısımlarına ve sürgünlere tek tek veya gruplar halinde erginler tarafından bırakılan yumurtalar, 2-15 gün arasında değişen sürelerde gelişiyor. Sıcaklığa bağlı olarak 10-30 gün arasında gelişimlerini tamamlayan larvalar ise son aşamada 35 mm uzunluğa ulaşıyor. Rengi yeşilimsi-gri ve siyaha kadar değişkenlik gösteren larvaların sırt kısımlarında bir koyu şerit, yan taraflarında ise iki koyu şerit uzanıyor. Başında açık tonlarda desenleri bulunan larvalar yaprak ve sürgünlerle beslenirken, beslenmelerini bitirdikten sonra topraktaki pupa kokonu içinde kışı geçiriyor.
Konukçu listesi kabarık
Polifag bir zararlı türü olan çayır tırtılının başta ayçiçeği olmak üzere buğday, şeker pancarı, domates, patates, havuç ve fasulye gibi çok çeşitli sebze ve ekilebilir ürünler konukçu listesinde yer alıyor. Bitkilerin yaprak, tomurcuk ve çiçek yaprakları ile beslenen larvalar, yapraklarda beslenirken sadece damarları bırakıyor ve hasarlı yapraklar kahverengiye dönüyor. Larvalar daha sonraki dönemlerde, büyüme noktalarının etrafındaki taze kısımlar ile beslenmeyi tercih ederken, zararlı salgın yıllarında bitkileri tamamen yapraksız bırakabiliyor.
Mücadele önlem almaktan geçiyor
Ayçiçeği çayır tırtılı ile mücadelede uygulanacak olan kültürel önlemler, üretici açısından büyük önem taşıyor. Üretim alanlarında uygulanacak olan bu önlemlerle, çayır tırtılı büyük kayıplara neden olduğu ülkelerde bile sorun olmaktan çıkıyor. Zararlıya karşı uygulanabilecek önlemler arasında ise sonbaharda tarlaların derin sürülmesi, ilkbaharda yabancı ot mücadelesinin yapılması ve yonca, tırfıl, üçgül gibi yem bitkilerinin erken biçilmesi yer alıyor. Ayrıca zirai ilaç mücadelesi için uzman ziraat mühendislerine danışmak ve doğru bir mücadele programının izlenmesi önem taşıyor.