Üreticiler başta sert ve yumuşak çekirdekli meyve ağaçları olmak üzere bahçe bitkileri, tarla bitkileri ve fideliklerde görülen hastalıklara karşı gardını bordo bulamacı ile alıyor. Tarihi oldukça eskilere dayanan bu fungisitin kullanımı geniş alanlarda halen sürdürülüyor.
Günümüzde en çok kullanılan koruyucu fungisit gruplarından birini bakırlı bileşikler oluşturuyor. Bakırlı bileşikler yalnızca fungisit etkileri ile değil, bakterisit etkileri ile de birçok bakteriyel hastalığa karşı tavsiye ediliyor. Bakırlı bileşikler ise ekonomik olmalarının yanı sıra bakterilerin etkilendiği nadir zirai ilaç gruplarından birini oluşturuyor. Bu sebeple de pratikte neredeyse bakteri hastalıklarına karşı uygulanabilen tek zirai ilaç grubu konumunda.
Geçmişten gelen çözüm: Bordo bulamacı
Bakırlı bileşikler arasında yer alan bakır hidroksit, bakır karbonat, bakır oksit ve bakır oksiklorür gibi bileşikler hazır preparatlar halinde bulunurken, bakır sülfat gibi bileşiklerin kullanımdan hemen önce hazırlanması gerekiyor. Etkisi oldukça güçlü ve uzun süreli bir bileşik olan bakır sülfat, ilk bulunan fungisitlerden biri olmasına rağmen, halen tercih edilen ve yaygın olarak kullanılan bir zirai ilaç olarak biliniyor. Yakıcılığını önleyebilmek adına mutlaka belirli oranlarda kireç ile karıştırılarak hazırlanan bakır sülfat bileşiğinin, karışım haline ise “Bordo bulamacı” adı veriliyor.
Hikayesi 19. yüzyıla dayanıyor
Bordo bulamacının hikayesi, 19. yüzyılda Fransa’nın şarap bölgelerindeki üzüm asmalarında görülen bağ mildiyösü hastalığı ile başladığı biliniyor. Fransa’da oldukça büyük bağ alanlarının yok olmasına sebep olan bu hastalığın ardından, Bordeaux Üniversitesi Botanik Profesörü Pierre-Marie-Alexis Millardet tarafından çalışmalar başlatılıyor. Yapmış olduğu çalışmalar sonucu Millardet, bütün diğer asmaların enfekte olmasına rağmen, yola yakın asmalarda mildiyö hastalığı ile karşılaşmadığını fark ediyor. Yoldan geçenler tarafından üzümlerin yenmesini önlemek amacıyla üreticilerin asmalara kireç ve bakır sülfat bazlı bir karışım uyguladığını öğrenen Millardet, bu uygulamaya ilişkin denmelerde bulunuyor. Yapılan çalışmalar sonucu bağ mildiyösü hastalığını önlediği keşfedilen bu mavi-yeşil karışım, günümüzde hastalıklara karşı mücadelede kullanılmaya devam ediyor.
Birçok hastalıktan koruyor
Elma ağacında karaleke, şeftali ağacında yaprak kıvırcıklığı, zeytin ağacında halkalı leke ve bağda mildiyö gibi çeşitli hastalıkların mücadelesinde kullanılan bordo bulamacı, etkisini içermiş olduğu bakır iyonları sayesinde gösteriyor. Sahip olduğu bakır iyonları ile fungus sporlarının enzim mekanizmasına etki ederek çimlenmelerini önleyen bordo bulamacı, tedavi amaçlı değil koruma amaçlı kullanılıyor. Özellikle sonbahar mevsiminde ağaçlar yapraklarının çoğunu veya tamamını döktüğünde yüzde 2, ilkbahar mevsiminde ise çiçek gözleri uyanmadan önce yüzde 1 dozda uygulanan bordo bulamacı, bir yıl sonra ortaya çıkabilecek potansiyel hastalıklara karşı ağaçları koruma altına alıyor. Fakat bordo bulamacı kullanacak olan üreticilerin dikkat etmesi gereken bir husus bulunuyor. Bordo bulamacı, nemli ve serin havalarda birçok bitkide fitotoksik etki meydana getirebiliyor. Bu sebepten dolayı, üreticiye toksik etkisi daha az olan hazır bakır preparatları kullanması öneriliyor.