Silajlık mısır hayvancılık için en önemli kaba yem kaynağı. Üretimi pek çok incelik gerektiren silajlık mısırda verim ve kalitenin yolunu uzmanlar tarif ediyor.
Gelecekte bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi besin ihtiyacı sentetik kapsüllerle sağlanır mı bilinmez ancak insanlık şimdilik beslenmek için tarıma bağımlı. Temel gıdalardan olan hayvansal ürünlerin üretilmesinin yolu da benzer şekilde tarımdan geçiyor. Hayvancılığın en önemli girdileri içinde ilk sıralarda kaba yemler geliyor.
Uygun mevsimlerde yem bitkileriyle karşılanabilen bu ihtiyaç, yeşil otların olmadığı kış döneminde sap, saman, kuru ot, küspe veya silaj yoluyla giderilebiliyor. Bunlar içerisinde silaj, diğer kaba yemlere kıyasla besleyici özelliği daha yüksek bir ürün olmasıyla bir adım öne çıkıyor. Silaj yapımında ise mısır tercihler arasında ilk sırada.
Ekimi ve hasadı daha kolay
Kaliteli yem, hayvan verimi ve maliyetlerin düşürülmesi açısından öne çıkan silajlık mısır, birim alanda en fazla kaba yem miktarını üreticiye sağlıyor. Makineli tarıma elverişli oluğu için de ekimi ve hasadı pek çok ürüne göre daha kolay. Depolama şartları uygun olduğunda uzun süre saklanabilen mısır silajı lezzeti sayesinde hayvanlar tarafından da iştahla tüketiliyor ve kolayca hazmediliyor.
En önemli fark çeşit seçimi
Peki silajlık mısır üretimini danelik mısır üretiminden farkı kılan ne? MAY Tohum Mısır Ürün Müdürü Lütfi Çiçek’e göre en önemli fark çeşit seçiminde yatıyor. “Bir silajlık mısır çeşidinden beklenen en önemli özellikler; yapraklarının sık ekime uygun olacak şekilde dik gelişmesi, yaprak sayısının fazla olması, kalın gövdeli ve iri bir koçana sahip olması” diyen Çiçek, bölgenin vejetasyon dönemine göre çeşitlerin olgunlaşma süresine de dikkat edilmesi gerektiğini söylüyor.
Aşırı sık ekimden kaçınmak gerek
Danelik mısırda hedef; koçan üzerindeki danelerin maksimuma çıkarılması ve gövde yıkılmadan zamanında kuruyarak hasat edilmesi. Silajlık mısırda ise bitki sayısını ve yeşil aksamı arttırarak verimi maksimuma çıkarmak. Bu nedenle danelik mısır tarımında ekimde sıra üzeri mesafe silajlık mısıra göre daha uzun tutuluyor. Polen Tohumculuk Türkiye Pazarlama ve Satış Müdürü Barış Tanrıverdi, yine de verimi hedeflerken koçan kalitesini düşürecek kadar sık ekimden kaçınılması gerektiğini vurguluyor.
Kaliteyi belirleyen üç kriter
Dekalb İzmir Bölge Sorumlusu Sedat Oktay’a göre yemlik mısırda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta hayvanların sağlıklı beslenebilmesi için silajın yüksek kalite analiz değerlerine sahip olması. Yüksek kalite için ise bitkide şu kriterlerin bulunmasını zorunlu olarak tanımlıyor: “Hasatta optimum kuru maddeye, yüksek sindirilebilirlik için yüksek enerjiye ve yüksek kalite içeriğine sahip olmak.”
Ne zaman hasat etmeli?
Bitki henüz yeşil haldeyken hasat edilen silajlık mısırda hasat zamanıyla bitkilerin nem içeriği, protein ve karbonhidrat oranları arasında bir ilişki var. Mısır silajının kalitesini belirleyen bu faktörlerin hasat döneminde istenilen düzeyde olması şart. Bunun için silajlık mısırın doğru dönemde, doğru şekilde ve doğru yükseklikte biçilmesi gerektiğini söyleyen Lütfi Çiçek, hasat için doğru tarihin danedeki süt çizgisinin yarıdan aşağı indiği dönem olduğunu söylüyor.
Verim kaybına rağmen üretim arttı
Türkiye’de 2016 yılında yüzde 25 olan silajlık mısır ekim alanının 2017 yılında danelik mısırların bir kısmının silaj olarak değerlendirilmesiyle yüzde 35’e ulaştı. Geçtiğimiz sezon kimi bölgelerde görülen verim kayıplarına karşı ekim alanlarının artması bu açıdan umut vadeden bir gelişme. Ancak bu yükselişin sürdürülebilir olması gerek. Bunun için de başka ürünlerin piyasasından bağımsız olarak hayvancılık işletmelerinin talebi doğrultusunda üretiminin daha da arttırılması şart.