tarlasera
tarlasera SATIN AL
Kapat

29.8.2016

15 Temmuz’un ardından tarım

15 Temmuz’un ardından tarım

15 Temmuz darbe girişimi ve onu izleyen süreç Türkiye tarımını çok yönlü etkiliyor. Başlıca konular kamu kuruluşlarındaki operasyonlar, OHAL kararları ve ekonomik göstergeler.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından tam 6 hafta geçti. Yüzlerce cana mal olan o korkunç gecenin ardından Türkiye hem umudu hem de endişeyi içinde barındıran yeni bir döneme girdi. Umut; çünkü o gün ülke için olası bir dehşet senaryosu alışılmadık bir şekilde karalanabildi. Endişe; çünkü uzunca bir süredir hem Türkiye’de hem coğrafyamızda hissedilen boğucu atmosfer ve şiddet iklimi ne yazık ki dağılmış değil.

Neler yaşandı?

15 Temmuz ve ardından yaşanan süreç tarımda da etkisini hissettiriyor. Kamu kurumları ve özel sektörde sürdürülen, başta Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olmak üzere ülke tarımına yön veren kuruluşları kapsayan soruşturmalar ile bu etki en belirgin şekilde hissedildi.

Darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal ise işin diğer boyutu. Bu kapsamda, tarım arazilerinin korunması konusunda kilit rol oynayan ÇED raporlarıyla ilgili yasal düzenlemeler yapılması gündemde. Yine OHAL sürecinde kabul edilen “torba yasa”nın 75. maddesi çevre politikalarıyla ilgili tartışmaları beraberinde getiriyor.

Yaşanan sürecin ekonomiye olan etkileri de belirginleşmeye başladı. Bu etki elbette tarım sektörüne de yansıyor. Dış politikadaki dönüşümler ise başta Rusya ile olan ilişkiler noktasında tarımı doğrudan ilgilendiriyor.

15 Temmuz sonrası tarımda yaşanan gelişmeleri özetlemekte fayda var:

15_temmuz_sonrasi_tarim3.jpg

Tarım kuruluşlarında operasyon dalgaları

Darbe girişiminin ardından başlatılan FETÖ soruşturmaları kapsamında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda (GTHB) açığa alınan, sözleşmesi feshedilen veya memuriyetten uzaklaştırılan personel sayısı son verilere göre bin 500’ü geçti. Çok sayıda gözaltı ve tutuklamanın da yaşandığı operasyonlar Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK), Tarım Kredi Kooperatifleri, Toprak Mahsulleri Ofisi, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu ve son olarak Kayseri Şeker Fabrikası ve bazı zirai ilaç bayileri ile birlikte özel sektöre de sıçradı.

Tarım alanında FETÖ-Cemaat yapılanmasıyla ilgili TKDK’da ortaya çıkan “IELTS sahtekarlığı” konusu da yeniden gündeme geldi. Geçtiğimiz Nisan ayında TKDK personel alımlarında yabancı dil yeterliliği için baz alınan IELTS sınavındaki başarısı şüpheli olan kişiler görevden alınmıştı. 15 Temmuz sonrası TKDK’da IELTS soruşturması da genişletildi. Ayrıca OHAL kapsamında kapatılan Güvenilir Gıdalar Vakfı ve bu kurumun verdiği “Helal Gıda Sertifikası” çerçevesinde haksız rekabet ve kazanç sağlandığı konusu da tartışmaya açıldı.

15_temmuz_sonrasi_tarim4.jpg

Tarımın “olağanüstü hal”i

OHAL ilanının hemen ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, “Yatırımcıların önünü açmak için ÇED süreçlerinin hızlandırılacağı”nı açıkladı. Bu açıklamadan bir hafta sonra İzmir’de mermer ocağı, kalker ocağı ve atık depolama tesislerini de içeren 9 farklı proje için “ÇED Raporu gerekli değildir” kararı verilmesi çevre ve tarım arazileri ile ilgili kaygıları arttırdı. Bu arada, geçtiğimiz hafta Aydın’da 12 jeotermal saha ihalesine karşı düzenlenen Çevre Nöbeti’ne OHAL gerekçesiyle izin verilmedi.

19 Ağustos’ta TBMM’ye gelen kanun değişiklikleri arasında Toprak Mahsulleri Ofisi, Atatürk Orman Çiftliği ve GAP Başkanlığı gibi çok sayıda tarımsal kurumu da içeren özelleştirme teklifi kabul edilmedi. Ancak aynı gün enerji bazlı projelere geniş imtiyazlar tanınmasını öngören ve çokça tartışılan 75. madde yasalaştı.

Enflasyonun odağında tarım ürünleri

Ağustos başında açıklanan enflasyon rakamlarına göre, Temmuz sürecinde fiyatı en çok artan 20 üründen 14’ü gıda ürünleri oldu. Gıda fiyatları yüzde 1,16 ile 2003’ten bu yana en yüksek artışı yaşarken, domates fiyatları yüzde 46 artış ile ikinci sırada yer aldı. TÜİK’e göre bu yıl yüzde 9 rekolte kaybı beklenen taze fasulyenin fiyatı ise yüzde 41 arttı.

15_temmuz_sonrasi_tarim5.jpg

Temmuz ayında üretici fiyatlarındaki artış yüzde 0,43 gerilerken, yıllık üretici enflasyonu ise yüzde 8,97 olarak açıklandı. Niğde Ziraat Odası’nın darbe girişimi sonrası patates fiyatlarının 40-50 kuruştan hızla 10-20 kuruşa düştüğü yönündeki açıklaması da bir diğer dikkat çekici gelişmeydi.

15 Temmuz sonrası süreçte Türkiye-Rusya ilişkilerinde başlayan normalleşme süreci ise tarım sektörü için en umut verici gelişme oldu. Ankara’da yapılan görüşmeler ve ardından Rusya’da gerçekleşen zirve sebze-meyve ürünlerindeki ambargonun kaldırılması yönünde beklentileri yükseltti. Ancak ihracat cephesinde henüz somut bir gelişme yaşanmış değil.

Cemaatlerin yerini evrensel değerler almalı

Bugün Türkiye’nin geleceğini görebilmeye belki de her zamankinden çok ihtiyacı var. Tarımın da öyle. Örneğin, 15 Temmuz ile birlikte kamusal alanda doruğa ulaşan çözülme nasıl tamir edilecek? Bugünlerde çokça konu edilen “liyakat sistemi” Türkiye tarımına yön veren kuruluşlarda geçerli mi? Değilse bundan sonra nasıl olacak?

Her durumda kesin olan bir şey var ki; Türkiye’nin tarım sisteminde cemaatlerin, çıkar ilişkilerinin, danışıklı dövüşlerin değil; bilgi, beceri, vizyon ve evrensel değerlerin kıstas alınması gerekiyor.

15_temmuz_sonrasi_tarim2.jpg

Zenginlikleri ve kazanımları korumak gerek

Öte yandan, bu yeni dönemi Türkiye’nin tarım arazileri, doğal zenginlikleri ve çevre mücadelesi üzerindeki tehditleri arttırmak değil, tam tersine azaltmak için bir fırsat olarak görmek gerekli. Aynı şekilde, Cumhuriyetin tarım alanındaki kazanımlarını gözden çıkarmak yerine yeni bir gözle ele almak için de önemli bir fırsat olmalı yaşananlar.

Cevap bekleyen bir diğer soru ise Türkiye’yi bekleyen ekonomik ve sosyal gelecekte gizli. İstikrarın, barışın, karşılıklı güvenin sarsıntıya uğradığı bu süreçte tarımı neler bekliyor? Acil ihtiyaçlar, öncelikli görevler neler? Üretmenin, ama sistemli, planlı ve yeni değerler yaratarak üretmenin maddi ve moral getirilerinin farkında mıyız?

tarlasera.com önümüzdeki günlerde Türkiye’nin tarımın bundan sonra hangi yönlere doğru ilerleyeceğine dair ipuçları verecek olan bu sorulara yanıt arayacak.


Yorumlar
    Bu yazı için henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.
Yorum Yaz

Yorumunuz Gönderildi

E-Bülten

Başka yerde bulamayacağınız tarım ve kültür haberlerini düzenli olarak almak için aşağıdaki kutucuğa e-posta adresinizi yazın ve gönder butonuna tıklayın; tarlasera e-bülten adresinize gelsin!

En Çok Okunanlar

Tanımadığınız bitkiyi telefonunuza sorun!

Tanımadığınız bitkiyi telefonunuza sorun!

Tarım arazinizde ya da doğa yürüyüşlerinde rastladığınız yabani bir bitkiyi görür görmez tanımak ister miydiniz? PlantNet isimli akıllı telefon uygulaması bu zorlu görevi yerine getirmeye aday.

TMO’dan buğday, arpa ve mısır hamleleri

TMO’dan buğday, arpa ve mısır hamleleri

Hububat fiyatlarında dünya ölçeğinde yaşanan dalgalanmalar Türkiye’yi de alarm durumuna geçirdi. TMO’nun buğday, arpa ve mısır kararları piyasada istikrarı amaçlıyor.

Meyve bahçesinde yabancı ot mücadelesi

Meyve bahçesinde yabancı ot mücadelesi

Meyve bahçelerinde kayıplara yol açan yabancı ot türleri sayılamayacak kadar çok! Ancak bu zararlılarla mücadele yöntemleri de bir o kadar çeşitli.

Meyve ağaçlarının kabusu ökse otu

Meyve ağaçlarının kabusu ökse otu

Birçok ağaç türünde yarı parazit olarak yaşam süren ökse otu, meyve üreticilerinin baş belası olabiliyor. İşte ökse otundan kurtulmanın püf noktaları.

Zeytinde yanlışlar ve doğrular

Zeytinde yanlışlar ve doğrular

Özenli bir bitki koruma ve gübreleme zeytinde sonucu tamamen değiştiriyor. tarlasera zeytinde sık yapılan hataları uzmanlara sordu.