805 milyon insan yeterli gıdaya ulaşamıyor

Ankara Barosu Eğitim ve Kültür Merkezi’nde Dünya Gıda Günü kapsamında sempozyum gerçekleştirildi. Sempozyuma katılan Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilcisi Yuriko Shoji, küresel düzeydeki açıkla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Küresel düzeyde açlığa karşı mücadelede önemli gelişmeler kaydedilmesine rağmen, 805 milyon kişinin hala yeterli gıdaya ulaşamadığını belirten Shoji, açlığa karşı mücadelede siyasi kararlılık, sosyal katılım ve aile çiftçilerinin önemini anlattı. Bu yıl seçilen ‘Aile Çiftçiliği: Dünyayı besle, yeryüzünü önemse’ temasıyla açlık ve yoksulluk meselelerinde farkındalık yaratmanın amaçlandığını belirten Shoji, “Dünya genelindeki 570 milyon çiftliğin 500 milyonu aileler tarafından işletiliyor. Aile çiftçileri sektörel olarak, dünyanın en büyük işveren grubunu oluşturuyor ve gıdanın yüzde 80'ini değer olarak üretiyor. Buna rağmen çoğu aile çiftçisi, özellikle geçimini aile çiftçiliğinden sağlayanların yüzde 70'i, dünyanın gıda güvenliğinden yoksun nüfusunun yoğun olduğu kırsal bölgelerde yaşıyor” dedi. Shoji, sürdürülebilir gıda güvenliği için gençlere kırsalda gelecek imkanı sağlayan, girişim potansiyellerini açığa çıkaran eğitim programları düzenlenmesi gerektiğini ifade ederek, “Gıda güvenliği konusunda Türkiye’nin FAO’nun en önemli kaynak ortağı olduğunun altını çizdi. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Mehmet Soğancı da Türkiye'de nüfusun dörtte birinin yeterli gıdaya ulaşamadığını, yüzde 10'unun ise açlık sorunu yaşadığını savundu. Sağlıklı ve sürdürülebilir gıdaya ulaşmanın temel hak olduğunu belirten Soğancı, üretimin ve tüketimin adil paylaşılması gerektiğini söyledi ve ekledi: “Gıda emperyalizmine karşı duruyor, insandan yana yasal düzenlemelerin yürürlüğe sokulmasını istiyoruz. Mühendis ile köylünün birlikte çalışacağı, emek eksenli tarımsal yapılanmanın gerekliliğini savunuyoruz.” TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör ise, uygulanan gıda ve tarım politikalarının açlık ve yoksulluğu ortadan kaldırmakta yetersiz kaldığını savunarak, dünyada ve Türkiye'de aile çiftçiliğini ön plana çıkaracak politikaların ortaya konulmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.