Aile işletmelerine dönüş mü?

Birleşmiş Milletler 2014 yılını “Uluslararası Aile Tarımı Yılı” kısacası  “Aile Çiftçiliği Yılı”  ilan etti. BM, tarımda bu modeli ayakta tutmaya çalışıyor. Yakın zamanda Avrupa Parlamentosu'nda 2014-2020 bütçesi onaylandı. Burada da tarımsal destekleme politikasında tarımsal üretici aile öne çıkarıldı. Geçen hafta Avrupa Komisyonu Brüksel’de  ise “Aile Çiftçiliği: Avrupa’da ve Dünya’da Daha Sürdürülebilir ve Krizlere Dirençli Bir Tarım Yolunda Diyalog” konulu bir konferans düzenledi. 80 ülkeden 300 temsilcinin yer aldığı konferansta  Türkiye’den Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü İsmail Kemaloğlu  ile Gıda Mühendisi Bekir Yıldız katıldı. Burada; tarımda aile işletmelerinin çok önemli olduğu ve mutlaka desteklenmesi, sürdürülebilir tarım için bir model olarak yaşatılması gerektiği konusunda görüş birliğine varıldı. Öte yandan yerel markaların da destelenmesi gerektiği de konferansta ifade edildi. BM'nin gündeme taşıdığı aile işletmeleri için sorulan "Tarımda aile işletmeleri  gerekli mi?" sorusuna verilen yanıtlar şöyle: ABD'de tarımda, özellikle hayvancılıkta büyük şirketlerin payı sadece yüzde 3-4 civarında. İşletmelerin yüzde 96-97’si aile işletmesi. AB'de ise işletmelerin yüzde 98’i aile işletmesi.Tarımsal üretim yapan 12 milyon tarım işletmesinde istihdam edilen iş gücünün yüzde 84’ü aile bireylerinden oluşuyor. Ttarım için dünyanın hemen her yerinde temel sorun tarım nüfusunun yaşlanması olarak değerlendiriliyor. Avrupa’nın en önemli iki tarım ülkesi Polonya ve Fransa’da da temel sorunun tarımdaki yaşlı nüfus. BM'nin 2014 yılını “Aile Çiftçiliği Yılı" ilan etmesinin, tarımdan kopan genç kuşağı üretime çekme amacını taşıdığı ileri sürülüyor.