Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, geçen yıl bin 970 tonla 11,2 milyon dolarlık fındığın ihraç edildiği Çin pazarı, kuru incire de büyük ilgi gösterdi. 2011 sezonunda 187 ton kuru incirin gönderildiği Çin'e bu yıl yapılan ihracat, sezon bitmeden 800 tona ulaştı. Sezon sonunda bu rakamın bin ton sınırına ulaşması bekleniyor. Çin pazarında tanıtımı yapılan diğer ürünler olan zeytinyağında ihracat, geçen sezona göre yüzde 105 artarak 464 tona, kayısıda ise yüzde 37 artarak 195 tona yükseldi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Eli Alharal, Fındık Tanıtım Grubu'nun başlattığı tanıtım kampanyaları sonucu fındığın Çin'de endüstriyel ana girdiler arasına girdiğini söyledi. Alharal, kuru incirde de 4 yıl önce bir tanıtım programı başlattıklarını belirtti. Alharal, “Kuru incir, Çin'de tanınan bir ürün değildi. Bu pazarda, İran'dan gelen, Türk inciriyle pek ilgisi bulunmayan bazı ürünler vardı. Burada öncelikle kuru inciri anlatmaya çalıştık. Büyük marketlerde “tadım günleri” organize ederek Çinlilere incirin nasıl tüketileceğini anlattık. Bizim için çok riskli bir yatırım oldu ancak Çinliler, inciri beklediğimizden çok sevdi. Çin'in en büyük market zincirlerinde ürünlerimiz yer alıyor. Ayrıca televizyon ve internet yoluyla yoğun bir satışı var. Öyle ki Çin, 4 yılda Türkiye'nin kuru incir ihracatı içinde 5. büyük pazar haline geldi. Bu artış grafiğini bozmadan götürmeye çabalıyoruz. Bir aksilik yaşanmazsa Çin, Avrupa'daki klasik pazarlarımızı yakalayacak” dedi.
Türkiye’nin tarımsal üretim potansiyeli ve coğrafi konumu göz önünde bulundurulduğunda tarım ürünleri ihracatında dünyanın ilk 3’ülkesi arasına girebileceği aşikar. Ancak üretmek ve sevk etmek yanında bu ürünler için uygun pazarın oluşturulması, bu pazarlarda Türk tarım ürünlerinin tanıtımının yapılması da ihracatın temel direğini oluşturuyor. Fındık ve incirin Çin’deki başarısı, iyi reklamın Çin seddini bile aştığına işaret ediyor.