Son 10 yıldır aralıklarla kendini göstermeye başlayan zararlılardan Leptoglossus occidentalis yeniden bitkisel üretim alanlarında tespit edildi. Uzmanlar böceğin meyve arazilerine yönelme riski olduğu uyarısını yapıyor.
Tarım ürünlerinin zararlı organizmalara karşı bitmeyen mücadelesinde yeni teknolojilerin ve biyolojik mücadele yöntemleri başta olmak üzere alternatif tekniklerin sayısı artıyor. Buna karşın zararlılar da boş durmuyor! Arazilerde etkinliğini arttıran farklı tipte zararlılar küresel iklim değişikliğinin etkileri sonucu daha önce görülmedikleri bölgeleri de istila etmeye başladı.
Geçtiğimiz yıldan bu yana Afrika kıtasında çok ciddi ürün kayıplarına yol açan çöl çekirgelerinin Orta Doğu ülkelerinde de geniş bir alana yayılması ve Türkiye sınırlarına kadar ulaşması bunun en güncel örneklerinden. Ancak son 10 yıldır Türk tarımında yeni birer mücadele cephesinin açılmasına neden olan daha ciddi tehditler mevcut.
Yeni nesil düşmanlar artıyor
Bu konuda akla ilk gelen isimlerden biri şüphesiz ki Tuta absoluta. İlk olarak 2009 yılında Antalya’nın domates arazilerinde görülen zararlı periyodik olarak kendini hatırlatmaya devam ediyor. Turunçgiller ve fındık üreticilerinin 2014’te tanıştığı “Drakula” lakaplı uzun antenli teke böceği (Anoplophora chinensis) ya da Güneydoğu bölgesinde görülen çöl çekirgesi (Dociostaurus maroccanus) de aynı şekilde…
Türkiye’de bitki koruma faaliyetinin birer parçası haline gelen bu “yeni nesil düşman”lardan bir diğeri olan Leptoglossus occidentalis isimli istilacı böcek türü birkaç yıl aradan sonra yeniden ülke sınırları içinde yayılım göstermeye başladı. Son 10 yılda birkaç kez üreticilerin gündemine gelen bu Kuzey Amerika kökenli zararlı sert kabuklu ürünler için risk oluşturuyor.
İstilada üçüncü dalga başladı!
“Yaprak ayaklı böcekler” arasında kabul edilen ve Türkiye’de “çam kozalak emici böceği” olarak bilinen zararlı Türkiye’de ilk kez 2010 yılında İstanbul’daki çam ormanlarında görülmüş, bir sonraki yıl ise Trakya’ya yayılarak Edirne ve Kırklareli’nde, 2012’de ise İzmir’de ağaçlara zarar vermişti. 2016’da ise Kayseri ve Tokat başta olmak üzere Orta Anadolu ve İç Karadeniz’de etkinlik gösteren böceğe bu kez de Doğu Anadolu bölgesinde rastlandı.
Çok hızlı yayılım gösteriyor
Çam tohumlarını emerek yapraklarda deformasyona yol açıp ağaç verim ve kalitesini düşüren Leptoglossus occidentalis kozalaklı ağaç türleriyle özdeş bir tür olsa da, son dönemde meyvecilik alanında da bir tehdit haline gelmeye başladı. Uzmanlar, çok hızlı bir yayılım gösteren zararlının son yıllarda antepfıstığı ve badem ağaçlarına da zarar verdiği örneklere dikkat çekiyor.
Leptoglossus occidentalis üzerine en kapsamlı araştırmalar, zararlının 1999 yılında Avrupa kıtasına giriş yaptığı İtalya merkezli yürütülüyor. Türkiye’de de İtalya’daki Milano Doğa Tarihi Müzesi’nden Paride Dioli ile birlikte çalışmalar yaptıklarını söyleyen Fırat Üniversitesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İnanç Özgen, zararlının bu sezon ilk kez Tunceli’nin Pertek ve Malatya’nın Kale ilçesinde tespit edildiği bilgisini veriyor.
Doğal düşmanlarını bulmak gerekli
Çam ağaçlarında yaşanan kayıpların bir benzerinin badem ve antepfıstığında da yaşanmaması için zararlıya karşı önlem almanın zamanı gelmiş durumda. Bunun için de en başta canlının doğal düşmanlarını saptanması gerekli. “Bu böcek biyoçeşitlilik açısından çok önemli bir tür” uyarısını yapan Özgen, bu nedenle zararlıya karşı öncelikle kültürel ve biyolojik mücadele yöntemlerinin değerlendirilmesi gerektiği söylüyor.