Bundan 8 yıl önce domateste kriz yaratan Tuta absoluta yeniden sahnede. Bu yıl yayılımı tehlikeli boyutlara ulaşan zararlı üretici ve ihracatçıları alarm durumuna geçirdi.
Türkiye’de ilk olarak 2009 yılında Antalya’da rastlanan ve 1 yıl içinde geniş alanlara yayılarak domates üretimine büyük darbe vuran Tuta absoluta yeniden gündemde. Sera alanlarında yaygınlığı yeniden endişe verici boyutlara ulaşan zararlının verim ve kaliteye olumsuz etkisi ihracat pazarını riske atmaya başladı.
Geçen yıllar içinde biyoteknik ve kimyasal yöntemlerle belli ölçüde kontrol altına alınan Tuta absoluta, bu yıl içinde başta Antalya olmak üzere sebze üretiminin yoğun olduğu güney bölgelerde etkinliğini ciddi biçimde arttırdı. “Domates güvesi” olarak da bilinen zararlının yeniden güçlenmesinde hem sıcak havalar hem de bitkisel mücadelenin yetersizliği etkili.
Bu yıl güveye tuzak yetişmiyor
Zirai ilaç kullanımının kalıntı sorunu nedeniyle asgariye indirildiği arazilerde başvurulan feromon ve tuzak yöntemlerinin zararlının ilerleyişini durduramadığını söyleyen uzmanlar, aynı şekilde belli ilaçların da tutaya karşı geçmişteki kadar etkili olmadığına dikkat çekiyor.
“Bu yıl zararlı popülasyonu çok yüksek düzeyde” diyen Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Vural Şahin, güve sorununun domateste ürün kalitesine ciddi boyutta olumsuz etki ettiğini söylerken, Antalya Ziraat Odası Meclis Üyesi Musa Coşkun ise, “Kurduğumuz tuzaklar yetişmiyor. Tülleme ile mevcut mahsulü kurtarmaya çalışıyoruz. Buna rağmen zarar gören ürün miktarı çok fazla” diye konuştu.
İlaçlar yüzde 60 etkili
Domates üretiminde tuta sorununun “inanılmaz” boyutlara ulaştığını dile getiren Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Başkanı Prof. Dr. Fedai Erler, “Şu anda kullanılan zirai ilaçların zararlıya olan etkisi yüzde 60’ı geçmiyor. Eğer bu sorunu aşmak istiyorsak topyekun mücadele başlatmalıyız” diyor.
Tehlikeli bir süreç yaşanıyor
Tuta ile mücadelede zararlının imhası ile kalıntı problemi ikilemi yaşanıyor. Geçmişte ihracatta ürünlerin pek çok kez geri dönmesine gerekçe olarak Tuta absoluta varlığı ya da ilaç kalıntısı gösterilmişti. Uzun aradan sonra Rusya’ya sevkiyatın yeniden başladığı şu günlerde iki durum da büyük risk taşıyor.
“Normalde bu sorun kimyasal yöntemlerle çözülebilir. Ancak kalıntı riski nedeniyle tuzaklama ve tülleme yolunu seçiyoruz, bu da bizi yavaşlatıyor” diyen Antalya Ziraat Odası Şube Başkanı Nazif Alp, “Üretici için çok tehlikeli bir süreç yaşanıyor. Mücadele esnasında yapılan en küçük bir hata bütün üreticiye mal edilebilir” yorumunu yapıyor.
Rusya’da da tuta alarmı
Öte yandan Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) de tutaya karşı harekete geçti. BATEM ve Zirai Karantina Müdürlüğü’yle ortaklaşa bir rapor hazırlayan BAİB Başkanı Hakkı Bahar, dünyadaki mücadele örneklerini ele alıp bilimsel hazırlık yaptıklarını ve bu çerçevede harekete geçeceklerini açıkladı.
Bu arada domates ihracatında öncelikli dış pazar hedefi olan Rusya da bugünlerde kendi tarım arazilerinde Tuta absoluta için alarm vermeye başladı. İlk olarak 2006 yılında İspanya üzerinden Avrupa’ya giriş yapan zararlı, bu yıl özellikle ülkenin Kuban bölgesinde hızlı bir yayılım göstermesiyle yetkilileri harekete geçirmiş durumda.