Tematik Genel Müdürü Şevket Özcan, Ocak sayısında tarlasera’nın varoluş öyküsünü ve gelecek projeksiyonunu kaleme aldı.
Ocak 2018 sayısıyla birlikte tarlasera sekizinci yılına adım atıyor. Bazen doğrudan konuşuyoruz. Şimdi de bugün ve gelecek hakkında okurlarımıza bilgi vermek istiyoruz.
Basit bir gerçeği her zaman söylüyoruz. Okumak için mola vermenize değer bir yayın yapmak için yola çıktık. İşimizi iyi yapmayı amaçladık. Bir başka yayına benzemeyi, onun yerini almayı düşünmedik. Sadece ilgi ve kazanç alanı tarım olan insanlar nasıl bir yayın okumalı sorusunu yanıtlamaya çalıştık.
Oluşturduğumuz içerikleri ve onları sunma biçimimizi önce kendimizin hissetmesi, anlaması, beğenmesi ve sevmesi gerektiğini bilerek hareket ettik. Tarafsız olmak gibi bir çabamız hiç olmadı. Tarımsal hayatın gelişimini destekleyen eleştirel aklı ve yeniyi inşa etme çabasını tavizsiz destekledik. Bu konuda sayfalarımızda net tavırlar sergiledik. Tarımsal üretimin verimliliğinin ve niteliğinin artmasının, üreticilerin daha iyi yaşam koşularına kavuşmasının anahtarlarından biri olduğuna inandık. Gıda arzının sağlıklı ve sürdürülebilir şekilde sağlanmasının önemini anlatmaya çalıştık. Tarımsal üretim zincirinde yer alan herkesin faydasını gözeterek; bilimsel, gerçekçi ve doğaya saygılı üretim metotlarını destekledik. Her metodun tartışılabilmesini, önyargı ve öğrenilmiş gerçeklerden uzak durulmasını istedik. Kamunun denetleme ve destekleme görevinde yerelin ihtiyaçlarına ve her koşulda çağdaş dünyanın gerçeklerine göre karar vermesi gerektiğini düşündük.
Mutlak şekilde bağımsız kalmayı önemsedik. İyi içeriğin; koşullara göre manipüle edilmemiş gerçeklerden besleneceğini düşündük. Öyle de davrandık. Doğru olduğunu düşündüklerimizi yayınlarken mümkün olan şekilde ticari kaygılardan uzak durduk. Yazarlarımızın yetkinliklerine hayranlık duyduk ve yazılarının tek bir satırına dahi müdahale etmeden sayfalarımızda sansürün her şeklini reddettik.
Dergiyi bir bütün olarak incelediğinizde gördüğünüz bütünleşik ve estetik tasarım, içeriği daha anlaşılabilir sunma çabasından kaynaklandı. Zor ve karmaşık konuları en yalın şekilde anlatmanın yollarını aradık. Tarım hayatının paydaşları için en kısa yoldan meramın ifade edilmesini mümkün kılmaya çabaladık. Bu yüzden de basit, sade ve açık olmayı istedik. Okurlarımızın oluşturduğumuz içeriği hızla kavrayabilmesini, bu aşamadan görsel olarak keyif almasını ve nitelikli bir okuma deneyimi yaşamasını amaçladık.
Tüm bu aşamalarda da tarlasera’nın ruhunu bizim için sürekli takip edilmesi gereken bir zorunluluk olan iki temel duygu besledi; değişimci ve yenilikçi kalmak. Bu ruh tarlasera’nın genetiğinde var. Kaybolması da mümkün değil.
Tarım zincirindeki herkesin faydalanabileceği ve erişebileceği bir yayın olmayı amaçladık. Dağıtım zincirimizi de bu şekilde oluşturduk. Tarımsal hayatın herkesin ortak paydası ve zincirin tüm halkalarının birbirini anlamasının önemli olduğunu biliyorduk. Üretici ile tüketici arasındaki mesafenin kısalmasına, hal ile market arasındaki ilişkinin anlaşılmasına, aşçı ile zirai bayi arasında bir iletişim olmasının önemine inandık. Paydaşlar arasındaki iletişimin tek bir yayında da sağlanabileceğini, Antalya’daki domates üreticisi ile İstanbul’daki blogger konuşursa yanlış bilgi akışının engellenebileceğini düşündük. Biraz da bu yüzden Türkiye’de gazete ve dergi bayilerinde satın alınabilen ilk tarımsal yayın olan tarlasera’yı yarattık. Üreticilerin, bayilerin, ziraat odalarının, fideliklerin, hallerin, ziraat mühendislerinin, tüccarların, ev kadınlarının, beyaz yakalıların, şeflerin, kamu personelinin, mühendislerin, blogger’ların aynı dergiyi okuyabileceğine inandık. Bizim rüyamız buydu ve onu gerçek kılmak için çalıştık.
Şu anda okurlarımız ile kurduğumuz bağ ve yarattığımız etki ile tarlasera’nın benzersiz olduğunu görüyoruz. Çalışmalarımızın meyvesini alıyor ve tarlasera’nın sekiz yıllık hikayesinin hak edilmiş bir başarı olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden de bize inanan, yolculuğumuzda bizlerle yan yana olan sizlere çok teşekkür ederiz. Geride bıraktığımız yıl tarlasera için başarılarla dolu ve çok iyi bir yıl olarak geçti. Dikkatli okurlarımız hatırlayacaktır. 2015 yılında tarlasera’nın çok daha erişilebilir olmasını vizyonumuzun parçası haline getirmiştik. Bundandır ki basılı yayın okuma deneyimini kolaylaştıracak kimi modülleri devreye almıştık.
2017 başından itibaren tarlasera, resmi web sitemiz tarlasera.com üzerinden tüm sayıları ile satın alınabilir ve 1 gün içinde edinilebilir hale geldi. Böylece dergi satın alma deneyimini dijital bir platformdan da erişilebilir hale getirmiş olduk ve tekli satış sistemi ile ulaşılabilirlik süreçlerimizi kısalttık. tarlasera.com üzerinden hem dergiye abone olunabildi hem de dilenen sayı arzu edilen kadar satın alınabildi. Satışlarımızdaki güçlü artışı herhangi bir aracı dağıtıcı olmadan doğrudan sağladık ve okurlarımızla kurduğumuz ilişkiyi ölçülebilir hale getirdik. Bu stratejiyi önümüzdeki dönemde de güçlü şekilde uygulamaya devam edeceğiz.
Her bir işin kendi yıldız ligi var. Ve günün sonunda o ligde oynayabilir olmak önemli. Altın Örümcek de web siteleri için yıldızlar arenası. Türkiye’nin en iyi web sitelerinin değerlendirildiği Altın Örümcek Web Ödülleri yarışmasında tarlasera.com en iyi haber web sitesi kategorisinde 2017 yılında finale kaldı. Bu aynı zamanda bir tarımsal içerik sağlayıcısının prestiji yüksek böyle bir yarışmada elde ettiği ilk başarı. Dijitalleşme sürecimize olan inancımız ve gelişimimiz bu başarıyı tarlasera.com’a getirmiş oldu. Değerlendirme kriterleri şeffaf ve uzmanlığı tartışılmaz Altın Örümcek web ödüllerinde elde ettiğimiz bu derece geleceğe olan inancımızı da pekiştiriyor.
Yine geçtiğimiz yıl Türkiye Ziraatçılar Derneği tarlasera’yı yılın dergisi ödülüne layık gördü. Bizleri yapmış olduğumuz işin doğruluğuna ikna eden ve çerçevesi ilkeler olan bir yayını hayata geçirmemizi teşvik eden bu ödül için tarımsal yaşamın en önemli parçalarından olan ziraat mühendislerine çok teşekkür ederiz.
Tarımın öneminin anlaşılması için herkese önemli görevler düşüyor. Özellikle üreticiliğin bir meslek olarak algılanması ve modern normlarla bu meslek grubunun rolünü üstlenmesinin desteklenmesi gerekiyor. Bilinçli ve kazançlı bir üretici grubunun yapabileceklerini hayal etmek mümkün. Fakat ne yazık ki ülkemizdeki tarımsal hayat üreticileri gelecek adına teşvik edebilmekten uzak. Kırsal yaşamdaki çocuklardan azımsanmayacak kadarı ise üretimden uzak birer tüketiciye dönüşmeyi veya memur olabilmeyi hedefliyor.
İşte bu yüzden kırsaldaki çocukların gelecekteki mesleklerine dair hayal kurabilmelerini mümkün kılabilmek için tarlasera çocuk dergisini yayınlamaya başladık. Tamamen bir sosyal sorumluluk bilinciyle tarlasera çocuk, modern ve akıllı tarımı teşvik eden, üreticiliği bir meslek grubu olarak tarifleyen bir gelecek yaratmak için çocuklara özel içerikler sundu. tarlasera çocuk yayınlanmaya ve çocuklar için mutlu bir gelecek sunma rüyasının peşinde koşmaya devam edecek.
Yeni bir yıla girerken kendimizi ve yaptığımız işleri güncelliyoruz. tarlasera genetiğinde olan akıl yürütme biçimi yine yol göstericimiz. Bu dergiyi yayınlayan bizler, başından itibaren tarlasera’yı insanlardan bağımsız bir organizasyon olarak tarif ettik. Bu yüzden tarlasera asla suni koşullardan etkilenmedi, rüzgara göre pozisyon almadı. Kendi yolculuğunu tereddütsüz sürdürebildi.
2018 yılında ise hikayemiz yeni bir evreye doğru açılacak. tarlasera’nın etkinliğini daha da yükselteceğiz. tarlasera ve ona bağlı gelişecek projeler tarımsal içerik sağlayıcı olarak üstlendiğimiz rolün kapsamını genişletecek. Stratejik hedeflerimiz kapsamında uzmanlığımızı derinleştirecek ve daha konsantre şekilde tarımsal yaşamı anlatmaya devam edeceğiz. Okurlarımızla aramızdaki güçlü ilişkiyi benzersiz şekilde yaygınlaştıracağız. Erişilmesi mümkün olmayan bir seviyede olan tarlasera’nın bilinirliğini ve görünürlüğünü daha da yükselteceğiz. Bu anlamda geliştirdiğimiz projeler matematik sonuçlar yaratacak. Bu yeni dönemi eminiz herkes çok sevecek. tarlasera’nın yolculuğunda birlikte olduğumuz için biz çok mutluyuz. Bir kez daha teşekkür ederiz.