Ayva son dönemde meyve pazarında elma ve armuttan rol çalmaya başladı. tarlasera, ayva üretiminin avantajlarını ve inceliklerini üreticilere sordu.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) verilerine göre Türkiye, ekolojik olarak üstün olduğu 6 ürünün üretiminde dünya birincisi. Bu ürünlerden biri de yılda ortalama 139 bin ton üretim oranıyla ayva.
Türkiye’ye dünya liderliğini getiren ayvanın, üreticilerin de ilgi odağı olmasının sebebi yetiştiricilik, hasat, depolama kolaylığı ve pazardaki iyi fiyatlar. Geç çiçek açması sayesinde diğer meyve türlerine göre dona yakalanma riski daha az olan ayva, hastalık ve zararlılara karşı da daha dirençli. Kolay bakım şartlarının yanı sıra uzun raf ömrü de onu ihracatta en fazla tercih edilen türlerden biri haline getiriyor.
Elma üreticisi ayvaya yöneliyor
Sakarya’nın 12 bin dekarlık alanda 60 bin tona yakın ayva üretilen Geyve ilçesinden Mehmet Keskin, “Bölgedeki ürün deseni hızla değişiyor. İnsanlar artık elma gibi uzun ve maliyetli bakım süreci gerektiren ve büyük kazanç sunmayan ürünlerden vazgeçerek ayva üretimine yöneliyor” diyor.
Geyve’de 35 yıldır ayva üretimi yapan Nevzat Sarı ise “Ayva üretimi için bahçe bakımı büyük önem taşıyor. Hatta çoğu zaman tüm vaktimizi bu uğraşlara harcamak zorunda kalıyoruz. Bölgede dekar başına 4 ton ayva alan da var, 1 ton alan da. Bu durum tamamen bahçeye verilen ilgiyle alakalı” yorumunu yapıyor.
Toprağın niteliği belirleyici faktör
Birçok toprak türüne uyum sağlayan yapısıyla Türkiye’nin büyük kısmında yetişen ayvada kaliteli ürün için; ılıman deniz iklimine sahip ve organik madde yönünden zengin, kumlu, killi, orta derecede nemli ve sıcak toprakların tercih edilmesi gerekiyor.
Hasadın ardından ise kış aylarında bitki besleme uygulamaları ve budamanın gerçekleştirilmesi de verimli üretiminin vazgeçilmezleri arasında. Zira ayva ağacı köklerinin yüzeysel olması, toprağın yüzeye yakın tabakalarının besin yönünden zengin ve nitelikli tutulmasını gerekli kılıyor.
15 günde bir ilaçlama gerekli
Türkülere de konu olan yazın müjdecisi ayva çiçeklerinin açması, aynı zamanda bitki koruma faaliyetlerinin de başlangıcına işaret ediyor. Çünkü ayva için büyük tehdit anlamına gelen monilya, ateş yanıklığı gibi hastalıkların ortaya çıkması tam da bu döneme denk geliyor.
Bursa-Gürsu’da ayva üretimi yapan Hasat Tarım’ın sahibi Hüseyin Polat, “Mart ayının ilk haftasından ağustosun son haftasına kadar ilaçlamalar en az 15 gün arayla devam ettirilmeli. Üreticilerin karşılaştığı en büyük sorunlardan olan ayva iç kurdu ve çeşitli hastalıklarla mücadele zaten bunu gerektiriyor” yorumunu yapıyor.
Dış pazarın tercihi büyük ve ekşi
İri cüsseli ve ekşi bir tada sahip ayva türleri ihracatta tercih edilirken iç pazarda daha küçük ve tatlı türler ilgi görüyor. Geyve’de hem iç hem de dış pazara yönelik üretim yapıldığına dikkat çeken Mehmet Keskin, “Bölgeye gelen ihracatçılarla anlaşmalar bahçe üzerinden yapılıyor. Seçilen bahçedeki ürünler ise pazara uygun şekilde üretiliyor” bilgisini veriyor.
Ancak son 2 yılda siyasi krizler ayva ihracatını da olumlu etkiledi. İhracat oranı üretimin yüzde 10’una kadar düşmüş durumda. Orta Doğu’nun ayva için önemli bir pazar olduğunu söyleyen Hüseyin Polat, “İhracattaki daralma üretimi de doğrudan etkiliyor” diyor.
Avantajlı ürünler listesinde
Tüm olumsuzluklara rağmen tünelin ucundaki ışığa ulaşmak mümkün. Ayva gibi hem ekolojik hem ekonomik anlamda elverişli bir üründe bu özellikle geçerli. Türkiye için üretimde avantajlı olunan ürünleri başköşeye yerleştirmek gerekiyorsa ayva ilk sıralardan yer açmak gerekli.